Filistin'e Batı'nın Sağır Edici Sessizliği ve Türkiye-Pakistan Öncülüğü - M5 Dergi
Öne ÇıkanStrateji Analiz

Filistin’e Batı’nın Sağır Edici Sessizliği ve Türkiye-Pakistan Öncülüğü

Abone Ol 

“Birçok dünya lideri, İsrail’in kendi ibadethanelerindeki Filistinlilere saldırdığı gerçeğini tamamen görmezden gelen açıklamalar yapmayı tercih etti. Müslüman ülkelerden itidal çağrıları gelirken İsrail’in saldırılarını en güçlü şekilde kınayan ve dahası uluslararası çağrılar yapan Müslüman ülkeler arasında göze çarpan öncü ülkeler ise Türkiye ve Pakistan oldu…”

Middle East Monitor’de yayımlanan analiz M5 tarafından çevrilmiştir.

“İsrail’in, Müslüman dünyasının üçüncü en kutsal yeri olan Mescid-i Aksa’da ibadet eden masumlara kauçuk kaplı metal mermiler, göz yaşartıcı gaz ve şok bombalarıyla saldırmasının üzerinden bir hafta geçti.

Ancak Müslümanların mübarek ayı olan Ramazan sırasında ve sonrasında Filistin halkına yapılan sayısız insan hakları ihlaline rağmen Avrupa devletlerinin sessizliği kulakları sağır ediyor.

Filistinliler, İsrail’in bölgeyi ele geçirdiği 1967’den beri Gazze’de İsrail işgali altında acı çekiyorlar. Bugüne kadar öldürülen binlerce Filistinli çocukla birlikte şiddet, askeri saldırılar ve etnik temizlik onlarca yıldır sürüyor.

Bir haftayı aşkın süredir devam eden çatışmalarda öldürülenlerin yürek burkan görüntüleri ve çocuklar da dahil olmak üzere yaşanan ölümler sosyal medyada yer alırken Avrupalı yetkililer Twitter’da her iki tarafı da “itidal göstermeye” çağıran belirsiz mesajlar vermek dışında etki ortaya koyan hiçbir adım atmıyor.

Hatta örnek vermek gerekirse; İngiltere Dışişleri Bakanı Dominic Raab, Filistin’de meydana gelen katliam derecesindeki saldırıları görmezden gelen ve bunun yerine Hamas’ın İsrail’e fırlattığı roketleri kınayan tek taraflı bir açıklama yaptı. Her iki tarafı da “gerilimi düşürmeye” çağıran Raab, “Birleşik Krallık Kudüs’e ve İsrail içindeki yerlere roket atılmasını kınıyor” dedi. Benzer açıklamalar ABD dahil bir çok ülkeden de aynı doğrultuda geldi.

Aslında bu ülkelere; El Aksa Camii’nde ibadet edenlere yönelik saldırıları veya Filistinli sivillere karşı aşırı derecede orantısız güç kullanımını kınayan tek bir bildiri yayınlamadığı sorulmalı.

Birçok dünya lideri, İsrail kuvvetlerinin kendi ibadethanelerinde Filistinlilere saldırdığı gerçeğini tamamen görmezden gelen açıklamalar yapmayı tercih etti. Bunun yerine, sanki tüm sorunun nedeni onlarmış gibi, Hamas roketlerini konu haline getirmeye çalıştılar.

Dahası, ABD Başkanı Joe Biden “İsrail’in kendini savunma hakkına sahip olduğunu” iddia etti ve Filistinli ibadet eden halkın Ramazan ayı boyunca camide saldırıya uğradığını, çocukların ve kadınların öldürüldüğünü, Filistinli ailelerin Yahudi yerleşimcilere yer açmak için zorla kendi evlerinden çıkarıldığını görmezden gelmeye devam etti. Bu tür gerçekler Batı’daki liderler tarafından çok kolay görmezden geliniyor.

Diğer taraftan Filistinlilerin çektiği acılar söz konusu olduğunda Arap dünyasındaki Müslüman ülkeler de suçun bir kısmını üstlenmelidir. Mesela Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri, El Aksa’daki saldırıları sözde kınamalarına rağmen, barış sağlamak için işgal devletiyle bağlarını geliştirmeye yönelik normalleşme hareketinin bir parçası olarak İsrail ile birlikte hareket ediyor.

Arap dünyası, Filistin’deki kardeşlerini savunmak için uyanmalı ve sesini yükseltmelidir.

İsrail’in zulmünü en güçlü şekilde kınayan ve dahası uluslararası çağrılar yapan Müslüman ülkeler arasında göze çarpan öncü ülkeler ise Türkiye ve Pakistan.

Müslüman dünyası birleşmiş olsaydı, Filistinliler asla bugün yaşamak zorunda oldukları bu tür zorluklara ve acılara katlanmak zorunda kalmayacaklardı.

Son zamanlarda New York ve Londra’da düzenlenen protestolarda Yahudi ve Hristiyan binlerce insanın da Filistin’i desteklemek için meydanlara çıkmış olması, aslında bunun din ile hiçbir ilgisi olmadığını ortaya koyuyor.

Ezilenlerin tümü ve adalet için birleşmeliyiz.Sağır edici sessizlik ve çifte standart ifşa edilmelidir ki, dünya liderleri, Filistinliler için uzun süreli bir değişim yaratmak ve temel insan haklarının muhafaza edilmesini için hakkaniyetle adım atabilsinler.”

Kaynak: M5
Çeviri/Analiz: Adem KILIÇ

Abone Ol 

İlgili Yazılar

Abone Ol 
Back to top button
Close
Close