Analiz: Lübnan'da sokaklar karıştı! Ülkede iç savaşa doğru! - M5 Dergi
DünyaÖne Çıkan

Analiz: Lübnan’da sokaklar karıştı! Ülkede iç savaşa doğru!

Abone Ol 

Son yıllarda ekonomik ve siyasi krizlerin yaşandığı Lübnan’da, mezhepsel ve siyasi sorunlar her geçen gün büyüyor. Geçtiğimiz günlerde Lübnan sokaklarında çıkan çatışmalarda hayatını kaybedenler oldu. Peki, Lübnan’da neler oluyor? Ülkede iç savaş yaşanabilir mi?

Lübnan’da geçtiğimiz yıl yaşanan Beyrut Limanı patlamasının ardından yaşanan kriz daha da büyüdü. Ülkede uzun bir müddet boyunca hükümetin kurulamaması ise ülkedeki durumu oldukça zorlaştırdı. Patlamanın izleri henüz sokaklardan da siyasetten de silinebilmiş değil.

Lübnan’da hükümetin kurulamadığı dönemde, başta IMF ve Dünya Bankası gibi kuruluşlar olmak üzere, dünyada birçok ülke Lübnanlı siyasilere çağrıda bulundu. Yapılan çağrılarda, ekonomik krizin aşılması ve ülkenin iflas etmemesi için Lübnanlı siyasilerin hükümeti kurması gerektiği vurgulandı. Ancak Lübnan’da siyasi yapının karışıklığı ve siyasetçilerin bazı tavırları nedeniyle hükümet bir türlü kurulamadı. Geçtiğimiz ay ise Necip Mikati Başbakanlığında Lübnan’da yeni hükümet kuruldu.

Lübnan’da 15 yıl boyunca süren ve 150 binden fazla insanın yaşamını yitirmesine sebep olan iç savaşın etkileri günümüzde de görülüyor. İç savaş döneminde yaşananlar, düşmanlıklar, tartışmalar ve kavgalar günümüz siyasetinde de rol oynuyor.

Lübnan’da; Şii, Sünni, Hristiyan ve Dürziler bir arada yaşıyor. Yaklaşık yedi milyon nüfusu bulunan ülkede, dini ve mezhepsel çatışmalar yaşanıyor. Bu durum, ülkedeki siyasi istikrar, huzur ve barışın önleyen en temel etken.

HALK SOKAKLARA DÖKÜLDÜ

Geçtiğimiz hafta başkent Beyrut’ta halk sokaklara döküldü. Yaşanan çatışmalarda altı kişi hayatını yitirirken, çok sayıda kişi ise yaralandı. Olaylarda bazı kişiler tarafından roket ve uzun namlulu silahların kullanıldığı görüldü. Çatışmalar, Hizbullah güçlerinin etkili olduğu Beyrut’un güney banliyösü ile Hristiyan Lübnan Güçleri Partisi destekçilerinin yoğunlukta olduğu Fırın Şubbak bölgesinde yaşandı.

Hizbullah tarafından yapılan açıklamada, “Beyrut Limanı’ndaki patlamayla ilgili soruşturmanın siyasi hedefler amacıyla kullanılmasına karşı Beyrut Adalet Sarayı’na yürüyen göstericiler, binaların üzerindeki keskin nişancılarla hedef alındı” ifadelerine yer verildi. Ayrıca açıklamada, göstericilerin keskin nişancılar tarafından hedef alındığı belirtilirken, olayların silahlı örgütler tarafından gerçekleştirildiği ve bu eylemler ile ülkenin fitneye çekmeye çalışıldığı öne sürüldü.

Yaşanan olaylar, 30 yıl önce meydana gelen ve 15 yıl devam eden iç savaş günlerine geri dönme endişelerini de beraberinde getirdi.

Ağustos 2020’de Beyrut Limanı’nda yaşanan patlamayla ilgili görülen dava, ülkede siyasi bir güç mücadelesine dönüşmüş durumda. Hizbullah güçleri, Hristiyan yargıç Tarık Bitar’ın davayı yürütmesini istemiyor. Davanın başladığı günden bu yana Hizbullah güçlerinin Yargıç ile ilgili baskısı devam ediyor. Bu dava nedeniyle ülkenin toplulukları arasındaki gerilim de her geçen gün artıyor. Ülkede yaşanan ekonomik kriz ise şiddet olaylarının yaşanmasını beraberinde getiriyor.

Beyrut Limanı’nda meydana gelen patlamada 200’den fazla kişi hayatını kaybetmiş kentte ise büyük bir yıkım oluşmuştu. Söz konusu patlamanın sorumlularının cezalandırılması için devam eden dava, siyasi çekişmelerin ve gruplar arasında çeşitli suçlamaların yaşanmasına neden oluyor.

NASRALLAH: “100 BİN LÜBNANLI SAVAŞÇIMIZ VAR”

Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah, Beyrut’ta gösteri düzenleyen Hizbullah ve Emel Hareketi mensuplarına yönelik silahlı saldırılar hakkında açıklamalarda bulundu. Nasrallah, yedi kişinin öldüğü saldırılardan  Hristiyan Lübnan Güçleri Partisi ve onun lideri Samir Caca’yı sorumlu tuttu. Nasrallah, “Güvenlik güçlerinden aldığım bilgilere göre göstericiler, Lübnan Güçleri Partisi’nin açtığı ateş sonucu öldü” ifadelerini kullandı.

Yaşanan olaylarla ilgili adil bir soruşturmanın yürütülmesi gerektiğini söyleyen Nasrallah, suçluların yakalanmasını isteyerek, “Bunun olmaması halinde sözümüzü söyleriz” şeklinde konuştu. Hizbullah Genel Sekreteri, sahip oldukları Lübnanlı milis sayısının 100 bin olduğunu ve bu bilgiyi tehdit amaçlı değil, Lübnan’da iç savaşın çıkmasını önlemek amacıyla verdiğini dile getirdi.

İÇ SAVAŞ YAŞANABİLİR Mİ?

Lübnan’da uzun süredir yaşanan siyasi ve ekonomik krizin ardından geçen hafta silahlı çatışmaların meydana gelmesi; iç savaş endişelerini her geçen gün artırıyor. Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah’ın 100 bin milisleri olduğunu ileri sürmesi ve Lübnan Güçleri Partisi’nin Hizbullah’a yönelik suçlamalarının devam etmesi iç savaş ihtimalini güçlendiriyor.

Ancak her iki taraf da; siyasi ve ekonomik olarak tarihinin en kötü dönemlerinden birini yaşayan Lübnan’ın, bir iç savaş yaşanması durumunda tamamen çökebileceğini göz önünde bulunduruyor. Ülkede geçen hafta yaşanan çatışmalardan sonra gerginliğin azaldığı ve yeni çatışmaların yaşanmadığı görülüyor.

Tüm bunlarla birlikte; ülkede sert ve gergin ortam devam ederken, olası bir çatışmanın iç savaşı beraberinde getirmesinden endişe ediliyor.

Kaynak: IntellStrategy

Abone Ol 

İlgili Yazılar

Abone Ol 
Back to top button
Close
Close