Hollywood, ABD Hava Kuvvetleri İçin Yeniden Görev Başında: Top Gun Maverick 2020’de Beyaz Perdede
1986 yılında sürpriz gişe hasılatıyla sinema salonlarını ve istatistikleri altüst eden Top Gun filminin devamı aynı başarıyı gösterebilecek mi? Şimdiden bir şey söylemek zor. İlk film, kadrosunun adı sanı duyulmamış oyunculardan oluşturulmuş olmasına rağmen rekor bir hasılata ulaşmıştı. Aradan geçen 33 yılda hem sinema sektörü hem de sinema izleyicisinin beklentilerinde köklü değişiklikler oldu. Amerikan donanma pilotlarının ses hızını aşan maceralarının bu defa aynı ilgiyi görüp göremeyeceği hem ABD savunma politikaları hem de jeopolitik öngörülerin geleceği açısından ilham verici olacak.
Amerikan sineması 1986’da gişe rekorları kıran Top Gun filmini ısıtıp yeniden servis etmeye hazırlanıyor. 1990’larda ABD donanma hava gücünün insan kaynağını besleyen bu “sinema mucizesi”nin 2020 yılındaki hedefi neresi?
ABD silahlı kuvvetleri ve Hollywood, 2020 yılının yaz mevsiminde yeni bir sefere hazırlanıyor. Bu seferin ismi “Top Gun Maverick”. 1986 yılında sürpriz gişe hasılatıyla sinema salonlarını ve istatistikleri altüst eden Top Gun filminin devamı aynı başarıyı gösterebilecek mi? Şimdiden bir şey söylemek zor. İlk film, kadrosunun adı sanı duyulmamış oyunculardan oluşturulmuş olmasına rağmen rekor bir hasılata ulaşmıştı: 344 milyon dolar. Aradan geçen 33 yılda hem sinema sektörü hem de sinema izleyicisinin beklentilerinde köklü değişiklikler oldu. Amerikan donanma pilotlarının ses hızını aşan maceralarının bu defa aynı ilgiyi görüp göremeyeceği hem ABD savunma politikaları hem de jeopolitik öngörülerin geleceği açısından ilham verici olacak.
HOLLYWOOD İLE ABD SAVUNMA BAKANLIĞI ARASINDAKİ İŞBİRLİĞİ…
Serinin 1986 yılında gösterime giren ilk filmi Hollywood ile ABD Savunma Bakanlığı arasındaki işbirliği açısından takip eden yıllarda ortaya konacak ortaklıklarda bir model oluşturarak tarihe geçmişti. Top Gun filminin gerçeğe mümkün olan en yakın şekilde beyaz perdeye aktarılması için yapımcılar ile Pentagon arasında 1 milyon 800 bin dolarlık anlaşma yapıldı. Bu anlaşma, muhtelif donanma platformlarının (çeşitli tipte uçak, helikopter vs.), uçak gemilerinin ve hava üslerinin kullanımı ile donanma pilotlarından hizmet alımını kapsıyordu. Hava muharebe sahnelerindeki çekimlerin saatinin yaklaşık 7 bin 600 dolara mal olduğu hesaplanmıştı. Film, o dönemde bir gişe başarısı ve ABD silahlı kuvvetlerinin etkili bir propaganda malzemesi olmakla kalmadı.
Birleşik Devletler Donanma Enstitüsü dergisi Proceedings’te yer alan bilgiye göre, sinema salonlarının girişlerinde oluşturulan askere alma birimlerinin çalışmaları ve Top Gun filminin yarattığı etki ile 1987 yılında silahlı kuvvetlerin tüm birimlerine katılım bir önceki yıla göre 20 bin kişi artmıştı. Bu katılımın 16 binini, Top Gun filmindeki donanma pilotları ile kendilerini özdeşleştirerek Amerikan donanmasına dâhil olan gençler oluşturuyordu. Peki, Pentagon karşılığında 1 milyon 800 bin dolar para da kazandığı bu girişimciliğinin karşılığını insan kaynağı düzeyinde nasıl kullandı? Filmin yarattığı başlıca etkinin sonucunu bu sorunun yanıtında aramak lazım.
Film, ABD ordusunun toplum nezdinde Vietnam Savaşı ile bozulan imajının tamirine büyük katkı sağlarken, takip eden yıllarda 1. Körfez Savaşı, Yugoslavya İç Savaşı, Kosova Savaşı, Irak ve Afganistan’ın işgali gibi uluslararası harekâtları için gereken uçucu personel ihtiyacını bu filmden ilham alan gençler sayesinde karşıladı. Top Gun filminde artık son nefesini vermek üzere olan Sovyet MiG uçaklarına karşı verilen mücadelenin yalnızca sembolik olduğu, ABD’nin gelecekteki hedeflere odaklandığı da böylece anlaşılmış oldu.
Peki, aradan 33 yıl geçtikten sonra ABD Savunma Bakanlığı ve Hollywood neden bu filmin devamını piyasaya sürme gereği duydu?
Film, o dönemde bir gişe başarısı ve ABD silahlı kuvvetlerinin etkili bir propaganda malzemesi olmakla kalmadı. Birleşik Devletler Donanma Enstitüsü dergisi Proceedings’te yer alan bilgiye göre, sinema salonlarının girişlerinde oluşturulan askere alma birimlerinin çalışmaları ve Top Gun filminin yarattığı etki ile 1987 yılında silahlı kuvvetlerin tüm birimlerine katılım bir önceki yıla göre 20 bin kişi artmıştı.
Devamı M5 Dergisi Ocak 2020 Sayısında…