ABD Artık Anti Uydu Teknolojisinde Lider Değil
Amerika Silahlı Servisler Komitesi’nin Stratejik Kuvvetler Alt Komitesi Başkanı ve askeri uzay servisinin savunucusu olan Jim Cooper önemli bir itirafta bulundu. ABD’nin anti uydu teknolojisinde artık lider olmadığını belirten Cooper, “Uydularımıza basitçe erişilemeyeceği, saldırıya uğramayacağı ya da diğer ulusların buna cesaret edemeyeceğini umuyorduk. Ancak, karşı silahlar artık gerçek ve Pentagon bu varoluşsal riski azaltmak için çok az şey yaptı.” açıklamasında bulundu.
Stratejik ve Uluslararası Çalışmalar Merkezi tarafından hazırlanan yeni bir rapor, Amerika Birleşik Devletleri için en büyük riski oluşturan dört spesifik ülkeye odaklanıyor: Çin, Rusya, İran ve Kuzey Kore.
Washington’un önde gelen iki yeni araştırmasına göre, anti uydu silahları ve uzaydaki elektronik savaşların ortaya çıkışı, uzaydaki güç dengesini yeniden şekillendiren ve ABD’nin hâkimiyetine meydan okuyan eğilimler arasında yer alıyor.
Stratejik ve Uluslararası Çalışmalar Merkezi (CSIS) “Uzay Tehdit Değerlendirmesi”, Güvenli Dünya Vakfı (SWF) ise “Küresel Karşılık Yetenekleri, Açık Kaynak Değerlendirmesi” ile geçen yıl ki raporlarında yayımladıkları araştırmaları temel alarak ilginç güncellemeler sundular.
Raporlar, Hindistan’ın 27 Mart’ta Dünya’nın alçak yörüngesinde bulunan kendi uydularından birine bir füze ateşlemesinden bir gün önce yayımlandı.
Hindistan Başbakanı Narendra Modi 27 Mart’ta, Dünya’nın alçak yörüngesindeki bir uyduyu, Hint uzmanların geliştirdiği füzeyle başarılı bir şekilde vurduğunu açıklamıştı. Vurulan uydunun parçaları ise yörüngede kontrolsüzce dolaşan binlerce uzay enkazı haline gelmişti.
Rusya Devlet Uzay Şirketi İcra Direktörü Sergei Krikalyov, Hindistan’ın bir uyduyu anti uydu sistemi ile vurmasıyla Uluslararası Uzay İstasyonu’nun (ISS) daha önce çarpma ile delinme ihtimalinin yüzde 5 arttığını iddia etti.
Rus Akademisi Bilimler Uzay Konseyi oturumunda konuşan Krikalyov, “Amerikalılar, istasyonun daha fazla enkaz ve hurdalar nedeniyle delinme olasılığı üzerine hesaplamalar yaptılar. Delinme olasılığını yaklaşık yüzde 5 arttıran sayısal tahminler var.” dedi.
Stratejik ve Uluslararası Çalışmalar Merkezi (CSIS) “Uzay Tehdit Değerlendirmesi”, Güvenli Dünya Vakfı (SWF) ise “Küresel Karşılık Yetenekleri, Açık Kaynak Değerlendirmesi” ile geçen yılki raporlarında yayımladıkları araştırmaları temel alarak ilginç güncellemeler sundular.
JİM BRİDENSTİNE: BU KORKUNÇ BİR ŞEY
Konu hakkında açıklamalarda bulunan NASA Başkanı Jim Bridenstine, Hindistan anti uydu füze testinin uzay istasyonunun yörüngesinden daha yükseğe çıkan 60 adet yörüngesel enkaz yarattığını iddia etti. Bridenstine, “Bu korkunç bir şey. Uluslararası Uzay İstasyonu’nun üstünden geçen bir döküntü (enkaz) gönderen bir olay yaratmak, yakın zamanda gerçekleşmesini beklediğimiz uzaya insanlı uçuşların geleceği ile uyumlu değil” açıklamasında bulunmuştu.
MODİ: SÜPER ÜLKELER ARASINA GİRDİK
Modi, “Misyon Şakti” adı verilen anti uydu denemesiyle ABD, Rusya ve Çin’in ardından Hindistan’ın bu kabiliyete sahip “süper ligdeki ülkeler” arasına girdiğini söylemişti. Hindistan’ın ASAT füzesi tarafından tahrip edilen hedefin hizmet dışı bir Hint uydusu olduğu bildirildi. Bazı kaynaklar, uydunun 24 Ocak’ta Hindistan Uzay Araştırma Organizasyonu (ISRO) tarafından başlatılan mikro bir uydu olduğunu açıklamıştı.
COOPER: ABD ANTİ UYDU TEKNOLOJİSİNDE ARTIK LİDER DEĞİL
Amerika Silahlı Servisler Komitesi’nin Stratejik Kuvvetler Alt Komitesi Başkanı ve askeri uzay servisinin savunucusu olan Jim Cooper önemli bir itirafta bulundu. Cooper, “ABD artık anti uydu teknolojisinde lider değil. Uydularımıza basitçe erişilemeyeceği, saldırıya uğramayacağı ya da diğer ulusların buna cesaret edemeyeceğini umuyorduk. Ancak, karşı silahlar artık gerçek ve Pentagon bu varoluşsal riski azaltmak için çok az şey yaptı.” diyor.
Devamı M5 Dergisi Ocak 2020 Sayısında…
