Güvenlikte Bir Dünya Markası: İstanbul Güvenlik Konferansı
İstanbul Güvenlik Konferansı 2019 ABD’den Çin’e, Rusya’dan İran’a 40’a yakın ülkeden seçkin katılımcıları buluşturan Türkiye merkezli rekabetçi yeni perspektifler hedefinde önemli görüş ve düşüncelerin paylaşıldığı küresel bir platform olmuştur.
TASAM Millî Savunma ve Güvenlik Enstitüsü (MSGE) tarafından yıllık periyotta gerçekleştirilen ve güvenlik alanındaki çalışmalarda farkını ortaya koyan İstanbul Güvenlik Konferansı, ilk kez 2015 yılında “Küresel Yönetişim, Güvenlik ve Aktörler: 70.Yılında BM” ana temasıyla icra edilmiştir. Bu serinin devamı niteliğinde olan ve 7-8 Kasım 2019 tarihinde “Yeni Dünya Güvenlik ve Ekonomi Mimarisi” ana temasıyla beşincisi düzenlenen İstanbul Güvenlik Konferansı yerli ve yabancı yaklaşık kırk ülkeden katılımcılarla uluslararası standartlarda başarıyla tamamlanmıştır.
İstanbul Güvenlik Konferansı 2019 etkinliğine bağdaşık şekilde; “Körfez Güç Mimarisi ve Ekonomik Güvenlik” ana temalı 3. Türkiye – Körfez Savunma ve Güvenlik Forumu ile “Afrika Güvenlik Mimarisi ve Türkiye” ana temalı 2. Türkiye – Afrika Savunma Güvenlik ve Uzay Forumu da alt etkinlikler olarak konferans ile eş zamanlı icra edilmiştir. Öncekilerden farklı olarak bu yıl “Yeni Uzay Ekonomi ve Güvenlik Mimarisi” ana temalı Uzay Ekosistemi ve Güvenliği Çalıştayı ise ilk kez yapılmıştır. Her bir etkinliğin içerik bakımından küresel gündemle örtüşmesi de bu çalışmaların önemini daha da artırmaktadır.
Dünya üzerinde, özellikle Körfez ve Orta Doğu coğrafyasında devlet-dışı aktörlerin aktif olarak ortaya çıkmaları, güvenlik kavramını farklı boyutlara dönüştürmüştür. Körfez’de yaşanan siyasi krizlerden etkilenen ülkelerin ve bu krizlere bağlı olarak dünya güvenliği ve ekonomisinin geçmiş yıllara nazaran çok farklı bir boyuta evirildiği görülmektedir. Küresel enerji, politika ve egemenlik rekabetinin ana fay hatlarının üzerinde bulunan Körfez ve Orta Doğu ülkeleri bu değişimden etkilenirken, bütün boyutlarıyla güvenlik konusunu gündemlerinde ilk sıralara taşımışlardır. Afrika – Türkiye ortaklığının ise, Ortak Eylem Planı’nda “stratejik ortaklık” aşamasına geldiği gözlenen ikili ilişkilerde Türkiye’nin Afrika kıtasında oluşturduğu stratejiler, ABD ve özellikle Çin Halk Cumhuriyeti’nin de Afrika kıtasında varlığını artırması ve buna bağlı olarak değişen dengeler tüm dünya tarafından fark edilecek düzeye gelmiştir. Ayrıca Sovyetler Birliği’nin 17 Ekim 1957’de ilk yapay uydu “Sputnik 1”i uzaya fırlatması dünya üzerinde var olan rekabetin uzaya taşınacağının ilk habercisiydi.
Zaman içerisinde kara, deniz ve hava sahalarında uluslararası rekabetin artması, dünyadaki söz sahibi ülkelerin uzaydaki rekabeti, güvenlik mimarisine farklı bir boyut kazandırmış, buna bağlı olarak da teknoloji ve dijitalleşme sonucu veri madenciliği, uzay madenciliği, uzay turizmi ve uzay hukuku gibi birçok yeni alan ortaya çıkmıştır. Tüm bu sebeplere ve dünyada ortaya çıkan diğer yeni birçok uluslararası soruna bakıldığında, 5. İstanbul Güvenlik Konferansı etkinliğinin küresel önemi açıkça görülmektedir.
Devamı M5 Dergisi Aralık 2019 Sayısında…