Çin’in Askeri Gücü ve Stratejisinin Temel Yeteneklerini Anlamak
Çin’in ulusal güvenlik konsepti, terörizm veya demokrasiyi destekleyen harici fikirlerin yayılarak ulusal istikrarı etkilemesi de dâhil olmak üzere hem iç istikrarı hem de dış tehditleri kapsamaktadır. Pekin’in 2018’deki askeri harcamasını yaklaşık 170 milyar dolar olarak göstermesine rağmen Pentagon fiili harcamaların 200 milyar doların üzerinde olduğunu tahmin ediyor.
Batı, Hindistan ve Rusya ile stratejik konuma, ekonomik gelişmeye ve karmaşık politikalara dayanan çıkarları göz önüne alındığında Çin’in gelecekte alacağı pozisyon belirsizdir. Bununla birlikte Çin ordusu, Xi Jinping’in politik rejiminden bu yana önemli ölçüde gelişmiştir.
Çin’in ordusunu geliştirmesi, özellikle ABD ve müttefikleri için Batı’ya ve Batı savunma planlamacılarına gerçek zorluklar sunmaktadır. Çin, Batı ile durumunu eşitlemek için sayısız kara kuvvetlerini güçlendirebilir ancak ekonomisi ve demografisi güçlerinin boyutunu ve kalitesini kısıtlamaya zorlayabilir.
Diğer yandan ABD, Japonya ve Hindistan’ın küresel güce sahip ordularıyla karşılaştırıldığında, askeri yatırımını güçlü savunma sistemine yönlendirerek askeri gücünün rekabetçiliği üzerine odaklayabilir.
Burada Çin’in askeri gücünün, stratejisinin ve kilit kapasitelerinin son 10 yıldaki ve sonraki 10 yıldaki gelişimini -kara savaşına odaklanarak- ve bu gelişmenin ABD’nin Çin ve Çin’in bölgesel rakipleri ile politika etkilerini analiz edeceğiz.
ÇİN’İN ULUSAL GÜVENLİK STRATEJİSİNİ ANLAMAK
Çin’in ulusal güvenlik konsepti, terörizm veya demokrasiyi destekleyen harici fikirlerin yayılarak ulusal istikrarı etkilemesi de dahil olmak üzere hem iç istikrarı hem de dış tehditleri kapsamaktadır. Çin ulusal güvenlik politikasının koordinasyonu ve geliştirilmesinde daha fazla tutarlılık sağlamak ve ulusal güvenlik yönetiminin kontrolünü güçlendirmek adına Çin Komünist Partisini (ÇKP), askeri ve devlet kurumlarını modernize etmektedir. ABD Savunma Bakanlığının 2019 yılında yayımladığı rapora göre son dört yılda Ulusal Halk Kongresi; karşı-casusluk, istihbarat, terörle mücadele ve siber güvenlik dahil olmak üzere karmaşık ulusal güvenlik kaygılarını ele alan yasalar dizisini kabul etti. Ayrıca bu ve bu gibi diğer konuları ulusal güvenlik kavramı altında geniş bir 2015 Ulusal Güvenlik Yasası altında gruplandırdı ve Çin’in korunmasında merkezi otoritelerin rolünü güçlendirmiştir. ÇKP, 2013’te “yeni Ulusal Güvenlik Komisyonu’nun (NSC) kurulmasının ardından, 2015’te Çin’in ilk ulusal güvenlik stratejisi taslağını kabul etti. Resmi medya kaynakları, Çin’in stratejisinin merkezi liderliğe dayalı çeşitli departmanların bir araya getirilmesi olduğunu belirtmiştir.
NSC’nin ilk toplantısında, Cumhurbaşkanı Xi, NSC’ye “merkezi, birleşik, oldukça etkili ve otoriter bir ulusal güvenlik öncü sistemi” kurma görevini vermiştir. Akademisyenlere göre NSC Politbüro’ya tavsiyede bulunur, hükümet genelinde ulusal güvenlik sorunlarının koordinasyonunu denetler ve krizleri yönetir. NSC, halen Xi Jinping, Li Keqiang ve muhtemelen Çin’in en iyi üç Parti lideri olan Li Zhanshu tarafından yönetilmektedir.
ÇİN’İN ASKERİ YÜKSELİŞİ
Deng Xiaoping’in 1978’deki güç varsayımından sonra, Halk Kurtuluş Ordusu’nun (PLA) yolu, Çin’in modernizasyon dörtlüsünü sağlamak olarak belirlendi. Bu dörtlünün üçünü; sanayi, bilim-teknoloji ve tarım, dördüncüsünü ise ulusal savunma oluşturmaktadır.
Bununla birlikte, 21. yüzyıla girerken Çin lideri, PLA’yı genişletmelerine ve gelişme hızını artırmalarına neden olan çeşitli faktörleri bir araya getirdi. Çinli liderler, ülkenin 2020’den önce büyük bir askeri çatışmaya karışmamasını, ekonomik ve askeri gelişme için zaman sağlaması sebebiyle “stratejik bir fırsat dönemi” olarak algıladı.
Devamı M5 Dergisi Ekim 2019 Sayısında…