Çin Medyası Analiz: "Türkiye'nin neo-Osmanlı politikaları bölgede büyük yankı uyandırıyor!" - M5 Dergi
Öne ÇıkanStrateji Analiz

Çin Medyası Analiz: “Türkiye’nin neo-Osmanlı politikaları bölgede büyük yankı uyandırıyor!”

Abone Ol 

Son yıllarda, ABD’nin öfkesine rağmen Rusya’ya daha yakın görünen ve bir NATO üyesi olan Türkiye’nin adımları merakla takip ediliyor. Hem Rusya hem de Türkiye, dünya sahnesinde yeniden büyük olmak için amansız hamlelere girişiyor.

South China Morning Post’da yayımlanan analiz M5 tarafından çevrilmiştir.

Ukrayna sınırında yaşananlar, Rusya’nın kendisini tehdit altında hissetmesiyle ilgili değil aksine Rusya’nın Sovyet dönemi etki alanını yeniden kurmaya çalışmasıyla ilgilidir.

Tarihsel olarak, Rusya sıcak denizlere erişim arayışına takıntılıydı. Rusya, Büyük Katerina zamanında Karadeniz’e ulaşmayı başardı ve Kırım’ı Osmanlı’dan aldı.Ama bu yeterli değildi. Uralların doğusundaki sınırına bitişik tüm Avrasya bölgesini işgal ettikten ve Türk-Pers devletlerini işgal ederek Pasifik’e ulaştıktan sonra, Rusya hala İngilizleri Hint Okyanusu’na doğru iterek Hindistan’dan çıkarmanın hayalini kuruyordu.

Bu gelişmelerin ardından, Avusturya-Macaristan İmparatorluğu ve Osmanlı Türkiye’si ile karşı karşıya getiren Balkanlar’daki Rus genişlemesi geldi.

Bu ilerleme, iki imparatorluğun etki alanlarını belirleyen Berlin Kongresi tarafından geçici olarak etkisiz hale getirildi. Ancak Rusya bu düzenlemelere uymayı zor buldu ve daha fazla nüfuz elde etmek için pan-Slav milliyetçiliğini körükledi ve sonunda Saraybosna’daki saldırıları ile birinci dünya savaşına yol açtı. Böylece, Osmanlı İmparatorluğu için feci sonuçlar doğuran, birinci dünya savaşında Türkiye’yi Almanya ve Avusturya-Macaristan’ın kollarına iten düşmanlık ortaya çıktı.

Bu geçmişi hatırlayanlar için bugün yaşanan rekabetin nedenleri açık.

Türkiye için yakın geçmişte, Avrupa Birliği’nin Türkiye’yi kabul etmemesi ve Türkiye’nin AB’yi bir “Hıristiyan kulübü” olarak tanımlaması ile planlar değişti. Erdoğan bu yola tek başına gitmeye karar verdi ve ülkesini, şanlı geçmişine dayanan bir Avrupalı kimliğiyle değiştirmeye çalıştı. Bu da Türkiye’nin, Orta Asya’daki Türk milletlerine kesin bir dönüş yapmasını beraberinde getirdi.

Ancak bu adımlar Rusya ve Türkiye’nin çarpışma risklerini de artıyor. İki ülkenin özellikle Kafkasya’da zıt çıkarları var ve etki alanlar örtüşen bu iki ülkenin hamleleri Orta Asya’da çelişkiler doğuruyor.

Gürcistan, Ukrayna, Azerbaycan ve Moldova gibi GUAM ülkeleri kendilerini Rusya’nın yayılmacılığının tehdidi altında hissediyor. Diğer yandan bu ülkelerin, Türkiye’nin kararlılıkla desteklediği bağımsız devletler oldukları da açıkca görülüyor.

Azerbaycan ile Ermenistan arasında geçen yıl Dağlık Karabağ’da yaşanan kısa ama kanlı savaş , her iki taraf da desteklenen karşıt taraflar olarak Rus-Türk gerilimlerini yüzeye çıkardı. Karabağ dışında iki ülke arasındaki Suriye ve Libya’dakine benzer bir rekabet şimdi de Ukrayna’da ortaya çıktı.

Dünya, yeni çatışmaları beslemek için kolayca kanalize edilebilen kalıtsal gerilimlerle dolu. Rus Ortodoks neo-emperyalizmi ve Türk neo-Osmanlıcılığı’da büyük gerilimlerin şu an için dışında kalsa da bu kategoriye giriyor.

Çin için, uzayan bir Rus-Türk gerilimi Orta Asya’yı istikrarsızlaştıracaktır. Fakat Türkiye’nin neo-Osmanlı yöneliminin bu coğrafyada büyük yankıları ve karşılığı var.

Müslüman nüfusa sahip birçok Güney ve Güneydoğu Asya ülkesi için Türkiye, İslam’ın modernite ile nasıl kaynaşabileceği konusunda bir model olmaya devam ediyor. Ayrıca Türkiye’nin başta Suudi Arabistan ve İran olmak üzere diğer Müslüman eksenlerle İslam dünyasının liderliği için rekabet ettiği bir sır değil.

Avrupalı ve Müslüman bir ülke olan Türkiye’nin savunduğu politikalar, neo-Osmanlı yönelimini güçlendirerek bu bölgede kuşkusuz karşılık bulacak ve alkışlanacaktır.

Kaynak: M5
Çeviri/Analiz: Adem KILIÇ

Abone Ol 

İlgili Yazılar

Abone Ol 
Back to top button
Close
Close