ABD İstihbarat Raporu: "ABD, Rusya’daki olası nükleer kaostan endişeli" - M5 Dergi
Öne ÇıkanSavunma Haberleri

ABD İstihbarat Raporu: “ABD, Rusya’daki olası nükleer kaostan endişeli”

Abone Ol 

İstihbarat raporlarına göre ABD yönetimi, Rusya’da anlaşma ile sonlandırılan paramiliter Wagner isyanı sonrasında olası bir nükleer kaos konusunda endişeli.

Rusya’nın çok büyük bir nükleer cephaneliğe sahip olduğu düşünüldüğünde, Biden yönetimi ‘oldukça tehlikeli bir kargaşadan’ endişeleniyor.

Washington öte yandan Ukrayna’yı Rusya işgaline karşı desteklemeye devam etme ve işgal altındaki topraklarını geri kazanmasına yardım etme konusundaki kararlılığını göstermek amacıyla son birkaç gün içinde müttefikleriyle üst düzey temaslarda bulundu.

Temas süreci Başkan Joe Biden, Dışişleri Bakanı Antony Blinken ve Savunma Bakanı Lloyd Austin’in Ukrayna Cumhurbaşkanı Vladimir Zelenskiy, Dışişleri Bakanı Dmitro Kuleba ve Savunma Bakanı Oleksiy Reznikov ile yaptığı görüşmelerle sürdü.

Öte yandan istihbarat yetkilileri ve diplomatlar, isyanın başarısız bir darbe girişimi olup olmadığını dile getirmeden, paralı askerlerin Moskova’ya sadece 200 kilometre uzaklıktaki bir otoyolda ilerlediği tarihsel olaylar zincirini daha net bir şekilde anlamak için çabalarını sürdürüyor. ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken’ın açıklamaları, Biden yönetiminin Putin liderliğindeki Rus liderliğinde ‘çatlaklar’ hakkındaki endişesini yansıtıyor. Öyle ki Şarku’l Avsat’ın NBC TV’den aktardığına göre Blinken, “Rus kuvvetleri 16 ay önce Kiev’in eşiğindeydi. Birkaç gün içerisinde ele geçireceklerine ve Ukrayna’yı bağımsız bir ülke olarak haritadan sileceklerine inanıyorlardı. Şimdi ise Moskova’yı Putin’in eseri olan paralı askerlere karşı savunmak zorunda kaldı” dedi. Blinken, ABD merkezli NBC TV’ye yaptığı açıklamada, “Putin’in önümüzdeki haftalarda ve aylarda ele almak zorunda kalacağı bir çok yeni sorunumuz var” şeklinde konuştu.

İstihbarat değerlendirmesi

İstihbarat yetkililerinin cevabını aradığı soruların başında ise Kremlin’in Wagner isyanından sonra nasıl davranacağı yer alıyor.

Rusya yönetimi isyan sonrası Ukrayna işgalini yöneten ordu komuta kademesini ve güvenlik açığını kapatamayan bakanları görevden alacak mı?

Prigojin’in askeri ve sivil bürokrasinin değiştirilmesini defalarca talep ettiği biliniyor. Bu çerçevede Batılı bir diplomat, Belarus Devlet Başkanı Aleksandr Lukaşenko’nun Prigojin’i Moskova’nın kapısından geri çekmek için önderlik ettiği arabuluculuğa dair çeşitli soruları gündeme getirirken, “Ortalık neden bu kadar çabuk sakinleşti? Putin’in bir kuklası olan Lukaşenko övgüyü nasıl aldı? Bunun Rusya’nın savunması üzerinde nasıl bir etkisi olur? Askeri liderlikte herhangi bir personel değişikliği olacak mı?” ifadelerini kullandı.

Bu çerçevede Blinken, Lukaşenko’nun ilan ettiği anlaşmaya rağmen Putin’e yönelik potansiyel tehdidin sona ermemiş olabileceğini dile getirdi. ABD’li Bakan, “Film hala devam ediyor ve henüz son perdeyi görmedik. Bunu yakından takip ediyoruz” dedi. Blinken ayrıca, “Yaşananlar, en azından Putin ve Rusya için ek bir oyalama. Ukrayna’nın çıkarına olduğunu düşünüyorum” diyerek, Prigojin’in yarattığı karışıklığın ‘Putin’in kendisi ve Rusya için yazdığı başarısızlıklar kitabının sadece yeni bölümü’ olduğunu yineledi.

Moskova’daki askerler Wagner’e kapıları açabilirdi

Batılı bir istihbarat yetkilisi, Prigojin’in Belarus’ta hayatta kalıp kalmayacağı konusunda şüpheleri olduğunu söylerken, ‘ya öldürüleceği ya da yurtdışından Rus askeri teşkilatına meydan okumaya devam edeceği’ tahmininde bulundu. Washington Post’un haberine göre ise iki yıldır Wagner’i soruşturan Dışişleri Komitesi’nde çalışan, İngiliz Avam Kamarası üyesi Bob Seely, Putin’in Lukaşenko’nun arabuluculuğuyla durum çözülmeden önce ordunun, Wagner güçlerinin cumartesi günü Moskova’ya girmesini önleme emirlerini yerine getirmediğinden korkup korkmadığına dair sorular gündeme getirdi. Seely, “Putin, Rus kuvvetlerinden Wagner’e saldırmasını istediğinde cevap hayır olsaydı, o zaman Putin çaresiz kalırdı” dedi.

Bir başka üst düzey Avrupalı diplomat, “Müttefikler, özellikle Ukrayna cephesinde bir çıkmaza girilmesi durumunda sonraki adımlarla ilgili olarak, huzursuzluk karşısında Putin’in ülke içinde ne yapacağını anlamayı umuyorlar. Rusya’da küçük bir birim bile, liderlerini şaşırtıyor” diyerek, “Durumun kontrol altına alınması ve ayrıca işlerin nereye gittiğini görmemiz için biraz zamana ihtiyacımız olacak” şeklinde konuştu.

ABD Kongresi: İsyan Putin’i zayıflattı

Hem Demokrat hem de Cumhuriyetçi ABD’li Temsilciler, olayların Putin’i zayıflattığı ve ABD’nin Ukrayna’yı desteklemeye devam etme kararlılığını güçlendirdiği konusunda hemfikir. Ayrıca bazı istihbarat yetkilileri, Prigojin’in meydan okumasının Putin’i gerçekten zayıflattığı iddiası karşısında şüphelerini dile getirdi. Ancak yetkililer, “Putin’in Prigojin’in hedef aldığı iki üst düzey askeri lider olan Savunma Bakanı Sergey Şoygu ve Genelkurmay Başkanı General Valeri Gerasimov’un değişip değişmeyeceğine dair herhangi bir belirti olup olmadığı yakından takip edilecek. Görevden alınmalarının, Putin’in Prigojin’in bu iki askeri lidere karşı protestolarına boyun eğdiği ve Rus elitinin liderliğe olan güvenini kaybettiği anlamına gelebileceği biliniyor” dedi.

Prigojin’in bir sonraki hamlesine gelince ABD’li ve Batılı yetkililer, Putin ile bir anlaşmazlığın onu, Rus hükümetini Wagner’den uzaklaştırmaya itip etmeyeceğini ve Afrika ve Ortadoğu’daki kapsamlı askeri ve güvenlik operasyonlarına verdiği desteği geri çekip çekmeyeceğini merak ediyor.

Demokrat Senatör Amy Klobuchar, Prigojin’in isyanının Moskova’daki daha derin çatlakların bir göstergesi’ olduğuna dikkati çekerken, “Vladimir Putin’in iç gücünde açık bir çatlağı yansıtıyor” dedi. Ayrıca yaşananların, ‘kendisinin müttefiki olan ve kendisine karşı açıkça isyan eden bir adam tarafından savaş politikasının açık bir şekilde reddedilmesi’ olduğunu dile getirdi.

Eski CIA Direktörü ve emekli General David Petraeus ise olayları, Prigojin’in zayıflığının bir yansıması olarak nitelendirdi. “Açıkçası, Prigojin cesaretini kaybetti” diyen General, “Prigojin, Moskova’nın varoşlarından aracıyla yaklaşık iki saat uzaklıktaydı. Burada, Savunma pozisyonlarını hazırlamaya başlamıştı. Bu isyan, yol boyunca biraz alkış almış olsa da umduğu türden bir destek yaratmışa benzemiyor” açıklamasında bulundu. Petraeus, “Putin, Prigojin’in Belarus’taki yeni çevresinde kimlerle iletişim olacağı konusunda çok dikkatli olmalı” şeklinde konuştu.

Demokrat Kongre Üyesi Raja Krishnamoorthi de yaşananların ‘iki zalim lider arasındaki bir savaş ve aynı zamanda Putin’in son yıllardaki eylemlerine uygun bir tepki’ olduğunu söyledi. Temsilci, Putin’e atıfla “Ne ekersen onu biçersin” dedi.

Aynı şekilde Cumhuriyetçi Kongre Üyesi Don Bacon, Putin’in durumunun kırılgan olduğunu dile getirirken, “Buradaki tek gerçek cevap, Putin’in ülkesini kurtarmak ve liderlik konumunu sürdürmek istiyorsa bu savaşı durdurması ve Ukrayna’dan çekilmesi gerektiğidir. Bence gerçekten tek cevap bu” ifadelerini kullandı.

ABD’nin eski Moskova Büyükelçisi John Sullivan ise Putin’in ABD’nin inatçı bir rakibi olduğunu, ancak alternatifin daha kötü olabileceğini dile getirdi. Sullivan, “Bu yüzden Biden yönetiminin haklı olarak, nükleer cephaneliğe sahip Rusya’daki kaos ve belirsizlikten endişe duyduğunu düşünüyorum. Bu sadece ABD için değil, dünya için çok tehlikeli” şeklinde konuştu.

Kaynak: Sarkul Avsat

Abone Ol 

İlgili Yazılar

Abone Ol 
Back to top button
Close
Close