Türkiye,İdlib'ten çekiliyor mu? - M5 Dergi
Savunma HaberleriStrateji Analiz

Türkiye,İdlib’ten çekiliyor mu?

Abone Ol 

Türkiye’nin Astana Mutabakatı ile birlikte İdlib Hama ve Halep kırsalındaki bölgelere kurduğu gözlem noktalarından, Rusya ve İran destekli rejim güçlerinin kontrolündeki bölgelerde kalanları geri çekmeye başladı.

2019 yılında başlatılan Esad rejimi saldırılarında Türk Silahlı Kuvvetleri’nin bölgede bulunan 12 gözlem noktasından 8’i bu güçlerin kuşatması altında kalmıştı.

Yerel kaynaklar, ilk aşamada İdlib güneyindeki Surman bölgesinde bulunan 8 nolu gözlem noktası, Hama’nın kuzeyindeki Morek yerleşiminde bulunan 9 nolu gözlem noktası ve yine Hama’nın batısındaki Sir Mağar’da bulunan 10 nolu gözlem noktasının geri çekilmesi çalışmalarının başladığını aktarıyor.

Son dönemde Rusya ve Türkiye arasında sessiz bir gerginlik olduğu anlaşılıyor.

Son 1.5 aydır Esad rejiminin şiddeti artan bombardımanları karşısında Türkiye yeni bir savunma kemeri oluşturdu.

Türkiye artık tam anlamıyla Rusya’nın Ankara’dan taleplerine, beklentilerine rağmen kendi güvenlik tasarımı ile İdlib’i siviller için bir güvenli bölge haline getirecek gibi görünüyor.

Rusya, İdlib’te M4 karayolunun güneyinde Esad’ın kontrolünü sağlamasını istiyor. Ankara Esad’ın kendi çizdiği sınırların aşması durumunda Rusya’ya rağmen vurulacağını sahada yaptığı savunma sistemleri takviyeleri net bir şekilde Moskova’ya iletiyor. Eğerki Esad bunu denerse Şam’daki otoritesinin yıkılmasını dahi artık göze almalı. Çünkü bu sefer İdlib’te Esad’ın askeri gücünü, kapasitesini bitirecek sertlikte vurmak isteyecektir.

Bu gelişmeler kuşkusuz Rusya’nın çözümü felç eden tutumu, engellemelerini akla getiriyor.

Neticede sürekli anlaşmaya vurgu yapsa da Rusya, Türkiye’ye yönelik taahhütlerini Suriye’de yerine getirmedi.

Ankara’nın hamlesi daha önceki anlaşma ve mutabakatların içeriği düşünüldüğünde yeni bir askeri harekatın ayak seslerini duyuruyor ve yakınlaştığını gösteriyor.

İdlib’te Tahrir aşam Heyeti’nin El-Kaide bağlantılı ya da IŞİD’e yönelik operasyonları düşünüldüğünde Ankara-Moskova anlaşmasına karşı çıkan tüm silahlı grupların tasfiye edildiğini söyleyebilirim. Birde bunlara sürekli Amerikan drone’larının saldırıları eklendiğinde İdlib’te konjonktürün Türkiye’nin istediği biçimde oluşturulmasının istendiği ve kabul gördüğü anlaşılıyor.

Rusya ısrarla İdlib’teki durumu ve çözümü felç eden taleplerini Libya, Akdeniz ya da son dönemde Karabağ ile ilişkilendirip Ankara’ya iletsede bunların kabul görmediği

sahadan anlaşılıyor. Ankara’da aynı Rusya gibi kendi çıkarlarını düşünerek İdlib’te sivillerin güvenliği için yeni bir kuşak, askeri hat oluşturuyor.Ve bunu hava savunma sistemleri, roketatarlar ve daha ağır silahlarla güçlendiriyor.

Ankara, Rusya’ya Türkiye’nin rejimin herhangi bir saldırı girişimine sessiz kalmayacağına, çatışmalar çıkacağına ve rejimin çökmesine yol açabilecek sonuçlara yol açacağına dair güçlü bir mesaj veriyor.

Neticede artık yeni saha durumunda Morek, Sarman ve Sir Mağar’daki üç kuşatılan noktanın askeri ve stratejik olarak bir anlamı ve önemli kalmadı. Rusya bu kuşatılan yerleri hep bir kart olarak elinde koz olarak Türkiye’ye karşı tutuyordu. Ankara bu kozu Moskova’nın elinden aldı.

Tüm bölgeye giren ve tüm bölgeye ulaşan TSK takviye kuvvetleri yolun kuzeyine veya biraz güneyine (Cebel el-Zaviye) yerleştirildiği için Türkiye’nin burayı terk etmeyeceği anlamına geliyor.

Türkiye, şu an ara vermiş gözüksede harekatlarına devam edecek.

Suriye’den Irak sınırlarına uzanan M4 karayolununun kuzeyini güvence altına almayı tamamlamaya çalışıyor ve tamamlayacak.

Bu süreçte Suriye halkının birçoğunda hayal kırıklığı propagandası rejim yanlısı medya ve Türk karşıtı ekseni destekleyen medya tarafından harekete geçirilecek, yayılmak istenecektir.

Türkiye’nin kararlı tutumu ilk etapta Menbiç meselesinin çözümünü Rusya ile olan görüşmelerde ertelesede Ayn El-Arab/Kobani, Tel Rıfat ve onu çevreleyen dokuz köyde YPG/PKK’nın Rusya tarafından geri çekilmesini gündeme getirecektir. Ve Türkiye’nin harekatının ilk ayağı olacaktır. Daha sonrasında da orta ve uzun vadeli olarak Tel Abyad’ın doğusundan Derbesiye bölgesinden Irak sınırına kadar olan bölgede YPG/PKK’ya karşı M4 karayolu çizgi olmak üzere harekat ile karşılaşacaktır.

Rusya’nın İdlib’deki Türk saha hareketlerini, rejimi herhangi bir ihlalden caydırmaya zorlayan ve aynı zamanda YPG/PKK’ya yönelik duruşu doğru şekilde anlaması Türkiye’nin düzenleyeceği harekattan geçiyor.

Rusya’da bu olası harekat ile Esad’ın engellediği anayasa reformunu Şam’a dayatacaktır.

Abone Ol 

İlgili Yazılar

Bir yanıt yazın

Abone Ol 
Back to top button
Close
Close