Rus askeri uzman: Türkiye’nin S-400’lerle ilgili kararı doğru zamanlanmış ve mantıklı
Türkiye Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir’in ikinci S-400 hava savunma sisteminin tedariki konusunda Rusya ile prensip anlaşmaya varıldığı yönündeki açıklamasını değerlendiren Rus askeri uzman Şorohov, Türkiye’nin bu adımının doğru zamanlanmış ve mantıklı olduğunu belirtti.
Rus gazileri kamu örgütü ‘Boevoe Bratstvo’ (Savaş Kardeşliği) Başkan Yardımcısı, Kamu Örgütleri Uluslararası Birliği ‘Boevoe Bratstvo’ Yönetici Sekreteri, savaş gazisi emekli Albay Gennadiy Şorohov, Sputnik’e demecinde Türkiye’nin ikinci S-400 hava savunma sistemi ile ilgili yaptığı anlaşmayı değerlendirdi.
Rus sistemlerinin Türkiye’de kurulmasının Ankara’ya nasıl bir yarar sağlayacağı, S-400’lerin savaş görevlerinin yanı sıra Türk Silahlı Kuvvetleri için hangi işlevleri yerine getireceği sorularına yanıt arayan Şotohov, şöyle konuştu:
‘Türkiye’nin hava savunmasının imkanlarını genişletecek’
“Rus S-400 füze savunma sistemlerinin Türkiye’ye teslimatı konusunu öncelikle uluslararası politika açısından değerlendiriyorum. Rus-Türk ilişkilerinin gelişmesi açısından çok önemli bir şey. Bu önemli olayın ikinci yönü ise şüphesiz Türkiye’nin hava savunmasının güçlendirilmesi ve düşman hava hedeflerini yok etme imkanlarının genişlemesi ile ilgili.”
‘ABD’nin alternatifleri Rusya’nın teklifleri kadar cazip değil’
Rus uzman, “Üçüncü önemli konu, Türkiye’nin ABD ile ilişkileri. Hava savunma sistemleri alanında Rus-Türk işbirliğinin gelişmeye devam etmesinin ABD’nin hoşuna gitmeyeceği şüphe götürmez. Ancak Amerika’nın şu anki zor sosyo-politik ve ekonomik durumda iken çok fazla yapabileceği bir şey yok. Ayrıca onların sunduğu alternatifler, Rusya’nın teklifleri kadar cazip değil. Bu nedenle Türkiye’nin ikinci S-400 hava savunma sistemini satın alma adım, doğru zamanlanmış ve mantıklı” dedi ve şöyle devam etti:
‘Kullanımı açısından orduya taktik ve stratejilerin geliştirilmesine yeni bir ivme kazandıracak’
“Orduya teslim edilen her silahın her zaman iki işlevi yerine getirdiği ortada, öncelikle savaş görevlerini yerine getiriyor. Umarız bu komplekslerin söz konusu görevler için kullanılmaz. Yine de buna hazır olarak tutulmalarında yarar var. İkinci husus ise bu sistemlerin ordu tarafından kullanımı için taktik ve stratejilerin geliştirilmesine yeni bir ivme kazandıracak olması.”
Şorohov, sözlerini şöyle sürdürdü:
‘İki ülkenin ilişkilerinde dostluk ve karşılıklı anlayış arzusu her zaman mevcuttu’
“Son olarak, Rus-Türk ilişkilerinin mevcut gelişimi ile bağlantılı olarak, şunu söylemek isterim. Rusya ve Türkiye farklı gelişim dönemlerinden geçti. Ancak dostluk ve karşılıklı anlayış arzusu her zaman mevcuttu. Bu özellikle (Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip) Erdoğan’ın iktidara gelmesiyle hissedilmeye başlandı. Bugün ülkelerimiz Suriye’de etkin bir şekilde işbirliği yapmakta. Orada bulunan çetelerin Suriye’deki ve dünyanın diğer bölgelerindeki gelişmeleri bir şekilde etkilemeye devam etmesi konusundaki ortak isteksizliğimiz, askeri işbirliğimizi güçlendiriyor. Bu nedenle Rusya ve Türkiye arasında askeri ve askeri-teknik alanda gelişen tüm konular, barışı destekledikleri ve ilişkilerimizi güçlendirdikleri için çok olumlu.”