ABD Başkanı Donald Trump, Amerikan ordusunun kuruluşunun 250. yılı dolayısıyla Kuzey Karolina’daki Fort Bragg üssünde yaptığı konuşmada, ülke içindeki siyasi gerilimi doğrudan askeri alana taşıyarak büyük tartışmalara yol açtı. Konuşmasında Amerikan ordusunun tarihine neredeyse hiç değinmeyen Trump, 2020 seçimlerinin çalındığına dair iddialarını yineledi, Başkanlık görevini devraldığı Joe Biden’ı hedef aldı ve orduya hitaben iç politikayla yüklü bir mesaj verdi.
Yaklaşık 50 bin aktif görevli personelin bulunduğu Fort Bragg üssünde yaptığı konuşma sırasında Trump’ın orduyu ideolojik bir zemine çekme çabası ve komplo teorilerini tekrar etmesi, demokratik kurumlar açısından büyük bir kırılma anı olarak yorumlandı.
“Yabancı bayraklı işgal” iddiası
Trump, konuşmasında özellikle Los Angeles’taki göçmen karşıtı protestolara atıfta bulunarak, gösterilerin “yabancı bayrak sallayan, ücretli isyancılar” tarafından yönetildiğini iddia etti. Bu söylem, danışmanı Stephen Miller ve İç Güvenlik Bakanı Kristi Noem’in daha önce öne sürdüğü benzer temelsiz iddialarla örtüşüyor.
Bazı protestocuların, göçmenlerin geldiği ülkelerin bayraklarını (Meksika, El Salvador, Guatemala vb.) taşıması, Trump tarafından “yabancı işgalin simgesi” olarak tanımlandı. Ancak göstericiler bu bayrakların dayanışma ve kimlik sembolü olduğunu belirtti.
Trump, “Tuğlalarla geldiler,” diyerek protestocuların polis memurlarına saldırmak için tuğla paletleri kullandığına dair 2020’den bu yana çürütülmüş bir komplo teorisini de yeniden dile getirdi.
Trump: “Sadece Amerikan bayrağı dalgalanır”
Trump konuşmasında şu ifadeleri kullandı:
“Los Angeles sokaklarında zaferle dalgalanacak tek bayrak Amerikan bayrağıdır. Tanrı yardımcım olsun.”
Bu sözler, ordu önünde doğrudan bir iç savaş imâsı taşıdığı gerekçesiyle sosyal medyada ve ana akım basında sert eleştirilere yol açtı. Yorumcular, bu tür söylemlerin “ülkeyi düşman-kamplara ayıran tehlikeli bir kutuplaşmanın işareti” olduğunu ifade etti.
Newsom’dan net tepki: “Demokrasi gözlerimizin önünde saldırı altında”
California Valisi Gavin Newsom, Trump’ın açıklamalarına karşı kameralar karşısına geçerek sert açıklamalarda bulundu.
“Başkan, demokrasimize topyekûn bir saldırı yürütüyor. Kurucu babalarımızın inşa ettiği sistemi yıkıma sürüklüyor. Otoriter rejimler güçsüzleri hedef alarak başlar ama orada kalmaz. Sırada tüm ülke var.”
Newsom, kamuoyunu, yaratılmak istenen korku ve bölünmeye karşı “panzehir olmaya” çağırdı.
“Kaliforniya ilk olabilir ama burada bitmeyecek. Sırada diğer eyaletler var. Sırada demokrasi var.”
Gösteriler yayılıyor, sokağa çıkma yasağı devrede
Trump’ın açıklamalarının ardından ülke genelinde protestolar başladı. Teksas, New York, Seattle, San Francisco ve diğer büyük şehirlerde, Los Angeles ile dayanışma eylemleri düzenlendi.
Los Angeles merkezinde bir kilometrekarelik bir alanda sokağa çıkma yasağı ilan edildi. Gösterilerin büyük kısmı barışçıl geçerken, bazı noktalarda polisle gerilim yaşandı.
Teksas Valisi Abbott ulusal muhafızları devreye soktu
Cumhuriyetçi Teksas Valisi Greg Abbott, Trump’ın konuşmasını izleyen saatlerde, eyalet genelinde Ulusal Muhafızları konuşlandırma kararı aldı.
“Barışçıl protesto anayasal bir haktır. Ancak şiddet veya mala zarar yasadışıdır,” diyen Abbott, Ulusal Muhafızların “kamu düzenini sağlamak için tüm stratejik araçları kullanacağını” belirtti.
Abbott’un sözcüsü, askerlerin “gerektiğinde müdahaleye hazır şekilde konuşlandırıldığını” duyurdu.
Trump’ın üs konuşması yeni bir dönüm noktası mı?
Trump’ın Fort Bragg’daki bu konuşması, sadece bir anma etkinliği değil; aynı zamanda Amerika’daki demokratik kurumların, sivil-asker ilişkilerinin ve ifade özgürlüğünün kırılganlığını ortaya koyan sembolik bir olay olarak kayda geçti.
Başkan’ın, görev başındaki askerler önünde seçim komploları, iç tehdit söylemleri ve yalan temelli iddialar dile getirmesi, ABD siyasetinde eşi benzeri görülmemiş bir güç gösterisi ve demokratik normlara açık bir meydan okuma olarak değerlendiriliyor.
Kaynak: M5