Herson, Ukrayna sınırları içerisinde olmasına rağmen Donetsk, Luhansk ve Zaporijiya ile birlikte Rusya tarafından ilhak edildi. Ayrıca Moskova, bu dört bölgede sıkı yönetim ilan ettiğini açıkladı. Peki, Rusya ile Ukrayna arasında Herson’da neler yaşanıyor? İki taraf arasında gerilim daha da tırmanabilir mi?
Dinyeper Nehri’nin Karedeniz ile buluştuğu noktada kurulu olan Herson, Ukrayna’nın güney bölgesinde yer alıyor.
Rusya yasaları gereğince, sıkı yönetim ilan edilen bölgelerde ordu güçlendiriliyor ve sokağa çıkma yasağı ilan edilerek hareket serbestisi kısıtlanıyor.
Rusya’nın Ukrayna’yı işgali sırasında kontrolü ele geçirdiği ilk büyük şehir Herson oldu. Bölge, Kırım’a olan bağlantısı nedeniyle Rusya için önem arz ediyor. Rus hükümeti Kırım ile arasında güvenli bir kara ulaşımı sağlayarak, Kırım hattı üzerinden tedarik zincirini ilerletmek istiyor. Bu nedenle Güneydeki Rus birlikleri Kırım’dan Herson’a ilerledi ve şehri ele geçirdi.
Herson, Ukrayna’nın iç kesimlerine erişim sağlaması sebebiyle de Kiev hükümeti için önemli bir konumda. Ukrayna, Herson’u, Rusya’ya karşı kaybettiği toprakları geri almak için bir anahtar olarak görüyor. Bu durum, Ukrayna birliklerinin, güney cephesinde yer alan Herson bölgesi için savaş hazırlığı yapmasına neden oluyor.
Euronews’in aktardığına göre, yetkililer ve askeri analistler, Rusya ve Ukrayna arasında gerçekleştirilecek olan Herson savaşının, en önemli muharebelerden biri olacağını öngörüyor.
Rusya Dnipro Nehrinin batı kıyısındaki sivilleri tahliye ediyor. Moskova, şehri boşaltarak sokak çatışmalarına karşı, bölgeyi hazır hale getiriyor. Bu durum, Moskova askerlerinin geri çekilme niyetinde olmadığını gözler önüne seriyor.
Ukrayna askerleri, Rus bombardımanının son haftalarda yeniden hız kazandığını açıkladı. Ukrayna ordusunun ilerlemesi ise yavaşlamış durumda. Ukrayna Savunma Bakanı Oleksii Reznikov, “Yağışlı hava ve engebeli arazinin Kiev’in Herson’daki karşı saldırısını daha zor hale getirdiğini” ifade etti.
AVUSTRALYA’DAN KİEV’E DESTEK
“Avustralya halkı, hayatta kalma mücadelesinde Ukrayna’nın yanındadır” diyerek Rusya-Ukrayna savaşında, Kiev’i desteklediklerini açıklayan Avustralya, Ukrayna’ya askeri ve insani yardım için vaatlerde bulundu. Başbakan Scott Morrison, “Füze ve mühimmat göndererek anavatanlarını savunmalarına yardımcı olmak istiyoruz” açıklamasını yaptı.
Avustralya Savunma Bakanı Richard Marles, “Rusya’nın yersiz ve hukuksuz saldırganlığına karşı, askerlerimiz Ukraynalı dostlarımızı hazırlamak üzere, İngiltere’de düzenlenen kapsamlı eğitimin bir parçası olacak” ifadelerini kullandı ve askeri personellerinin Ukrayna’da görev almayacağının altını çizdi.
Avustralya, Ukrayna birliklerinin eğitilmesine yardımcı olmak amacıyla İngiltere’ye 30 zırhlı araç daha gönderdiğini ve 70 asker yerleştirdiğini duyurdu.
RUSYA SİVİL YERLEŞİM YERLERİNE SALDIRIYOR
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, kısmi seferberlik hakkında bir kararname yayımlayarak “Ülkemizin toprak bütünlüğü tehdit edilirse elimizdeki tüm araçları kullanacağız. Bu bir blöf değil” ifadelerini kullanmıştı.
Nükleer silah kullanma tehdidinde bulunan Putin son olarak ekim ayı içerisinde Ukrayna’nın enerji altyapısına füzeler ve İran yapımı insansız hava araçları ile saldırdı. Saldırılarda ülke genelindeki sivil yerleşim yerleri de vuruldu.
Moskova, hafta boyunca Ukrayna’nın Rusya’ya karşı nükleer silah kullanma hazırlığı içerisinde olduğunu iddia ederek nükleer savaş için yüksek profilli bir tatbikat düzenledi. Kremlin Sarayı, tatbikat kapsamında askeri yönetim ve operasyon personelinin hazırlık düzeyinin denetlendiğini açıkladı. Söz konusu açıklamada, “Tüm füzeler, özelliklerini kanıtlayarak belirlenen hedeflere ulaştı” denildi.
Diğer yandan, Rus devlet haber ajansı TASS’ın üst düzey Dışişleri Bakanlığı yetkilisine dayandırarak yayımladığı haberde, ABD ticari uydularının Ukrayna’daki çatışmada kullanılmaları durumunda meşru hedefler olarak görülebileceği bildirildi.
Tüm bu yaşananlara rağmen, Birleşmiş Milletler İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Martin Griffiths, Ukrayna’nın Karadeniz tahıl ihracatının yeniden başlamasına olanak tanıyan BM aracılığındaki bir anlaşmanın kasım ayının ortasına kadar uzatılacağı konusunda “nispeten iyimser” olduğunu söyledi.
Kaynak: IntellStrategy