Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kimyasal silah iddialarına ilişkin, “Arkadaşlar hemen süratle davaları açtılar ve bunun peşini kesinlikle bırakmayacağız. Silahlı Kuvvetlerimizin bugüne kadar kimyasal silah kullanmak gibi bir taksiratı yoktur” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Azerbaycan’a günübirlik ziyaretinin ardından yurda dönüşü sırasında uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı, açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, açıklamalarında şunları kaydetti;
“Bunlar ilk defa da bu iftiraları atıyor değiller”
(Kimyasal silah iddiaları) Bu konuyla ilgili arkadaşlarıma da söyledim ve Hulusi Paşa ile de bunu tekrar tekrar konuştuk. Arkadaşlar hemen süratle davaları açtılar ve bunun peşini kesinlikle bırakmayacağız. Hem tazminat hem ağır ceza davaları açarak üzerine üzerine gideceğiz. Silahlı Kuvvetlerimizin bugüne kadar kimyasal silah kullanmak gibi bir taksiratı yoktur. Attığı bütün adımları uluslararası hukuk neyi gerektiriyorsa bu çerçevede atmıştır ve bu çerçevede atmaya da devam edecektir. Bu, bunların namussuzluklarındandır, ahlaksızlıklarındandır. Bunlar ilk defa da bu iftiraları atıyor değiller. Bunlar densizdir, bunlar ahlaksızdır. Ordumuza hep attıkları çamur budur. Çamur at, tutmazsa iz bırakır diye düşünüyorlar. Bu komünizmin, komünistlerin de en önemli şiarıdır. Bunlar da onların artıkları olduğu için bu tür iftiraları her zaman atacaklardır. Biz de hukuk içerisinde ne gerekiyorsa bunlara bunun hesabını orada soracağız.
ABD ile yürütülen F16 süreci
Malumunuz olduğu üzere F-16 ile ilgili çalışmalarımız geçen sene başlatıldı ve şu anda da bu süreç normal planlandığı şekilde devam ediyor. Amerikan Savunma Bakanı da Milli Savunma Bakanımızla görüşmelerinde yönetim olarak, bakanlık olarak, askeri olarak bunu desteklediklerini ifade ediyor. Daha önce de Milli Savunma Bakanlığımız bu konuda üçü Türkiye’de biri Amerika’da olmak üzere heyetler arası dört toplantı yaptı. Prosedür devam ediyor. Bu Menendez gibi senatörlerin ifadeleri kendi şahsi görüşüdür, şahsi iddialarıdır; herhangi bir şekilde kurumsal bir durumu yansıtmıyor. Ayrıca bunların Yunanistan ile olan münasebetleri de ayrı bir inceleme konusu; niye bu kadar tarafgirler bu konuda? Yine geçtiğimiz günlerde NATO’daki Savunma Bakanları toplantısında Stoltenberg de bizzat bu konuda açık ve net bir şekilde tarafsızlığını ifade etti; F-16’ların Türkiye’ye verilmesinin sadece Türkiye için değil NATO için de önemli bir hadise olduğunu, Türkiye ne kadar güçlü ne kadar hazır olursa NATO’nun da ortalama değerinin bu şekilde yükseleceğini belirtti.
“Amerika’nın dışında da alternatiflerle görüşüyoruz”
Dolayısıyla biz gelişmeleri, süreci yakından takip ediyoruz. Olumlu şekilde sonuçlanması için yapılacak ne varsa yaptık, yapmaya da devam ediyoruz. Fakat diğer taraftan da dünya pazarı geniş, dolayısıyla çeşitli çözümler de mevcut. Tek başına Menendez’in karşı çıkması bu işi engellemez. Herkes teklif verebilir ama yasa tasarısının Kongre’den geçmesi gerekir ki şu andaki atmosfer öyle değil. Yani bir kişinin karşı çıkmasıyla olmaz. Diğer taraftan yönetim de zaten olumlu istikamette gerekli adımları atıyor. Benim de son Amerika ziyaretimde Senato temsilcileriyle de Kongre temsilcileriyle de gayet olumlu bazı görüşmelerim oldu. Bu görüşmelerde “Ben bizzat Menendez ile de görüşeceğim” diyen senatörleri de gördüm ve Menendez’in bu yaklaşımlarını kabul etmediklerini gördüm. Dolayısıyla da burada bütün mesele Kongre’nin de Senato’nun da geneli itibarıyla nasıl bir tavır alacağıdır. Şu an itibarıyla yönetimin bakışı olumlu istikamette gelişiyor. Tabii bizim için tek çıkış yolu Amerika değildir. Gerektiğinde aynen S400’lerde olduğu gibi biz Amerika’nın dışında da alternatiflerle görüşüyoruz. Oralardan da bu işin temini yoluna gideriz. Elimizde bu tür alternatifler de var.
Kaynak: TRT HABER