Çin’den yeni hamle: “Uzaya güneş enerjisi santrali gönderilecek”
Çin, Dünya’nın yörüngesinde dönecek güneş enerjisi santralinin fırlatılması çalışmalarını hızlandırdı.
Süper güç, araç için 20208 tarihini belirledi. Bu tarihte gezegenimizden 400 kilometre uzaklıkta, yörüngede dönen bir deneme uydusu konsepti test edecek.
Uydunun güneş enerjisini mikrodalgalara veya lazerlere çevirdikten sonra bu enerjiyi Dünya üzerindeki sabit konumlara göndermesi planlanıyor.
İlk testte sadece 10 kilowatt güce erişilecek (bir avuç evin enerji ihtiyacını karşılamaya yeterli) ama teknolojinin önemli ölçüde gelişebileceği görünüyor. İlk aracın montajı uzaya gönderilmeden evvel Dünya’da yapılacak fakat gelecekteki araçların montajı tamamen atmosfer dışında gerçekleşecek.
Çin Uzay Teknolojisi Akademisi bünyesinde faaliyet gösteren Uzay Mikrodalgası Bilim ve Teknoloji Ulusal Ana Laboratuvarı’ndan Profesör Dong Shiwei, testin başarılı olması halinde “Karbon zirve noktasına (karbon salımının düşmeye başlayacağı nokta -ed.n.) ve nötrlük hedeflerine ulaşmada etkili bir katkı” sağlayabileceğini söyledi.
Yüksek güç aktarımına sahip tam ölçekli güneş pili dizisinin 2035 itibarıyla tamamlanması bekleniyor. Bu cihaz, 36 bin kilometrelik mesafeden enerji gönderebilme kabiliyetine sahip olacak. Üretim planlandığı gibi gittiği takdirde 10 ila 20 kilovolt arasında voltaja ve iki gigawatt güce sahip daha karmaşık bir güneş pili dizisi 2050 yılı itibarıyla kurulmuş olacak.
Bu miktar, Dünya’daki bir nükleer santralle yaklaşık olarak aynı. Ticari montaj maliyetlerininse zamanla azalacağı umuluyor.
Ancak Profesör Dong, böyle bir aracın benzeri görülmemiş teknolojik zorluklar içereceğini söyledi. Böyle bir araç güneş rüzgarlarından, yerçekiminden ve iticilerden gelen harekete karşı koyabilecek yüzlerce veya binlerce metre uzunluğunda bir antene ihtiyaç duyacak.
Dahası, parçaları serin tutma, her türlü hava koşulunda atmosferi aşabilme ve aracı uzay enkazından koruma gerekliliği (ticari uzay fırlatmalarındaki artış ve dünya genelinde hükümetlerin gezegenin etrafındaki alanı tıkayan tahribatı sınırlamak için yetersiz çaba göstermesi nedeniyle giderek daha fazla endişe yaratan bir durum) daha fazla zorluğa yol açıyor.
Kaynak: Independent
