Batı emperyal güçleri, Amerikan-İsrail ortak güvenlik anlayışı çerçevesinde “Federal Suriye” yaratma yönünde, bölgedeki Kürt siyasetini öne sürdü. Söz konusu ittifak ile öteden beri yakın işbirliği içinde olan Kuzey Irak’taki Kürt Otonom Yönetimi Kurucu Başkanı Mesut Barzani, Haseke’deki yönetimle anlaştı.
Mesut Barzani’nin Amerikan-İsrail strateji doğrultusundaki manevraları 8 Aralık 2025 günü, ana siyaset olarak kendisine yakın Suriye Ulusal Kürt Konseyi üst düzey heyetini Erbil’de kabul etmesiyle başladı. Bu toplantıdan sonra yapılan açıklamada,
Suriye Kürt Ulusal Konseyi- SKUK sözcüsü Feysel Yusif Mesut Barzani’nin talebi üzerine gerçekleştiğini belirterek, “Başkan Barzani, Suriye’deki son gelişmeler ve değişiklikler hakkında bilgi almak istedi. Başkan Barzani sürekli olarak Rojava’daki (kuzeydoğu Suriye) Kürt taraflarıyla görüşmeler yapıyor ve Kürtlerin birbirine yakınlaşması için çaba gösteriyor” dedi.
Feysel Yusif sözlerini şöyle sürdürmüştü:
“SDG (PKKYPG) Komutanı Mazlum Abdi ile görüştük ve uygun bir ortam oluşturulmasını bekliyoruz ki tekrar bir araya gelelim. Kürt Ulusal Birliği Partileri (KUBP) ve SKUK olarak ortak bir görüşümüz olduğunu ve daha önce anlaşmaya vardığımız konulara tekrar dönmeye gerek olmadığını düşünüyoruz.
Kürtlerin istişare kurulu konusunda da anlaşmaya vardık; yüzde 40’ı SKUK’dan yüzde 40’ı KUBP’dan ve yüzde 20’si bağımsızlardan oluşacak.”
ÖZEL TEMSİLCİ ABDİ İLE GÖRÜŞTÜ…
Mesut Barzani, 3+1 olarak adlandırılan ABD ile Avrupalı üç ülke, İngiltere, Fransa ve Almanya’nın Suriye’nin kuzeydoğusunda yapılandırılmış PKKYPG’yi açıkça koruma altına almasının devamında Haseke’ye kendi özel temsilcisini gönderdi.
Hamid Derbeni, Barzani yönetiminin, “Rojava” olarak adlandırılan Suriye’nin kuzeydoğusundaki gelişmelerden sorumlu biriminin başkanı olarak da tanınıyor.
Derbeni’nin Haseke yönetiminin başındaki Mazlum Abdi ile görüşmesi pazartesi geç saatlerde gerçekleşti. Kendilerini Suriye Demokratik Güçleri olarak adlandıran PKKYPG tarafından yapılan açıklamada Barzani’nin Haseke’ye “birlik mesajı” ilettiği vurgulandı.
Açıklamada Abdi’nin Barzani’nin birliğe önem veren yapıcı mesajı nedeniyle teşekkür ettiği ve Kürt halkının ortak çıkarlarını korumak için bütün Kürt partileri arasında ortak çabalar gerektiğini de vurguladığı kaydedildi. Derbeni’ni Haseke’den Kamışlı’ya geçerek PKKYPG ile yürütülecek yeni süreci belirlemek üzere SKUK heyeti ile buluşacağı da kaydedildi.
TÜRKİYE’NİN TEZLERİNE KARŞI GELİŞME…
Muhtemel bir Erbil-Haseke yakınlaşması, Türkiye’nin Amerika tarafından bölgede yapılandırılmış yönetimin terör bağlantılı ve yasadışı kimlik taşıdığı tezine karşı ciddi bir darbe kimliği taşıyor.
Özellikle, Suriye’nin yeni anayasasının yapılması sürecinde Ankara, PKKYPG unsurlarının muhata alınmamasını söylüyor, fakat ortak bir delegasyon bu itirazı temelsiz bırakabilir.
Söz konusu birlik stratejisi aynı zamanda Suriye’de “federal” yapı kurulması açısından da yeni bir adım olarak kabul ediliyor. Amerikan-İsrail ittifakı Suriye’de Dürzi ve Kürtler başta azınlıkların hak ve güvenliklerinin garanti altına alınması için federal bir sistemin yapılandırılması gerektiğini savunuyor.
İNGİLİZ AVAM KAMARASI TERÖRE KUCAK AÇTI…
“Federal Suriye” planının bir Batı ortak stratejisi olduğu Fransa ve Almanya’nın ABD ile birlikte Haseke’ye heyet göndermesinden sonra, İngiliz Avam Kamarası (parlamento)’nun da PKKYPG için özel bir panel gerçekleştirmesiyle belli oldu…
Panelde konuşan Suriye’nin kuzeydoğusundaki yönetimin dış ilişkiler sorumlusu olarak adlandırılan İlham Ahmed, Kürtler arası diyalogda çok ciddi gelişmelerin kaydedildiğini ve kısa bir süre içerisinden Kürtlere müjdeli bir haber vermeyi temenni ettiklerini söyledi.
Ahmed, Center for Kurdish Progress tarafından İngiliz Parlamentosunda düzenlenen panelde Rojava’daki kritik durum, Demokratik Suriye Güçleri (DSG) ile Türkiye destekli Suriye Milli Ordusu (SMO) arasındaki çatışmalar, Suriye Kürt Ulusal Konseyi SKUK ve Kürt Ulusal Birliği Partileri KUBP arasındaki diyaloga ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Ahmed, Şam’da tanınan bir otorite olarak Heyet Tarhir Şam (HTŞ) ile diyalog içerisinde kalmayı ve bundan sonra yeni Suriye’de tüm oluşumların doğru bir şekilde hükümette temsil edilmesini temenni etiklerini aktardı.
IŞİD ile olağanüstü bir mücadele verdiklerini ve halen sahada bu mücadeleye devam ettiklerini dile getiren Ahmed, Suriye’nin kuzey ve kuzey doğusunda demokratik bir yapı kurabildiklerini ancak “Türkiye’nin bunun gelişmesine fırsat tanımadığını” vurguladı.
Kısa bir süre önce SKUK ve KUBP arasında başlayan ve halen de devam eden Kürtler arası ittifaktaki son sürece de değinen Ahmed, “Kürtler kendİ aralarındaki ittifakı geliştirmek için ciddi bir diyalog içerisinde ve önemli gelişmeler kaydedildi. Aynı zamanda Kürdistan’ın diğer parçalarındaki Kürtlerle de diyalog var. Bu diyalogu çok kader tayini edici buluyoruz. En kısa zamanda sizlerin de (diyalogu sonucu için) müjdeyi duymasını temenni ediyoruz” dedi.
BARIŞ FEDERAL BİR SURİYE’DE OLABİLİR
Kürtler dışında Suriye genelinde ve diğer oluşumlar arasında demokratik bir zeminin oluşması için federal bir Suriye’nin elzem olduğuna dikkati çeken Rojavalı yönetici, “federal bir yönetimden yoksun Suriye’ye barış gelmeyecektir. Aksi takdirde merkezi bir Suriye iç savaşın fitilini ateşleyecektir. Bu yüzden federal bir Suriye güvenlik istikrar ve barışı getirecektir” diye konuştu.
Kaynak: M5