İç karışıklıklar, devrimler ve darbeler! İşte Rus tarihinin dönüm noktaları... - M5 Dergi
DünyaÖne Çıkan

İç karışıklıklar, devrimler ve darbeler! İşte Rus tarihinin dönüm noktaları…

Abone Ol 

Kalkınma ve büyüme hamleleri Rusya’yı bir dönem ABD’yle yarışacak şekilde süper güç haline getirdi. Uzmanlar tarafından, stratejik silahları ve gelişmiş askeri teknolojisiyle Sovyet mirasını, jeopolitik olarak Çarlık emellerini sürdürdüğü düşünülen Rusya kuruluşundan günümüze çok sayıda siyasi ve sosyal dalgalanmalarla karşı karşıya kalmıştır.

Wagner’in kurucusu Yevgeni Prigojin’in halka isyan çağrısında bulunmasının ardından tüm dünyanın gözleri Rusya‘ya çevrildi. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, “Karşımızdaki herkes haindir” derken Wagner’in başı Prigojin de Putin’e yanıt vererek “Kimse devlet başkanının, FSB’nin veya başka birinin talebi üzerine teslim olmayacak” dedi.

Tansiyonun yüksek olduğu Rusya’da darbe girişimi sonrası askeri araçlar yollarda görüldü. Rostov şehrinin Wagner güçleri tarafından kuşatıldığı, paralı askerlerin Moskova’ya doğru ilerlediği iddia edildi.

Dünyanın en büyük askeri güçlerinden biri olan Rusya, Avrupa’dan Asya’nın doğusuna, Kuzey Buz Denizi’nden Pasifik’e kadar uzanan geniş topraklarıyla yüz ölçümü en geniş ülke konumunda.

Çoğunlukla Sovyetler Birliği döneminde başlayan kalkınma ve büyüme hamleleri Rusya’yı bir dönem ABD’yle yarışacak şekilde süper güç haline getirdi. Uzmanlar tarafından, stratejik silahları ve gelişmiş askeri teknolojisiyle Sovyet mirasını, jeopolitik olarak Çarlık emellerini sürdürdüğü düşünülen Rusya kuruluşundan günümüze çok sayıda siyasi ve sosyal dalgalanmalarla karşı karşıya kalmıştır.

Rusların Tarih Sahnesine Çıkışları

Rusların siyasi hayata dahil olmalarının başlangıcı olarak 862 yılı milat olarak kabul edilir. Prens Oleg Kiev’i ele geçirerek Doğu Slavlarını birleştirmiş, siyasi birliği sağlamıştır.

Ortodoks Hristiyanlığın Kabulü

Siyasi birliğin kurulmasının ardından Ruslar bölgede güç haline geldi. Önceleri Pagan olan halk, 988 yılında Bizans aracılığıyla Hristiyanlık’ı benimsedi.

İlk Çar Korkunç İvan

Moğol istilalarıyla birlikleri bozulan Ruslar 1480’de düşmanlarından kurtuldu. Korkunç İvan’ın Kilise tarafından Çar ilan edilmesiyle birlikte 1547’de Moskova Knezliği (Prensliği) çatısı altında Çarlık kuruldu.

Deli Petro ve Saray Darbesi

1694’te Saray Darbesi ile yönetimi ele geçiren Deli lakaplı Birinci Petro, Rusya’nın sınırlarını Pasifik’e kadar genişletti ve ülkenin günümüze dek ulaşan sıcak denizlere inme stratejisinin mimarı oldu. Batı’da yaşanan gelişmeleri yerinde gözlemleyen ve ülkesinde uygulamaya çalışan Deli Petro bugün hâlâ “Büyük Petro” olarak anılır.

Köylü Ayaklanmaları ve İkinci Aleksandr

İkinci Aleksandr zamanında, 1800’lerin ortasında köylü ayaklanmaları yaygınlaştı. İmparator İkinci Aleksandr, köylülerle ilgili reformlar yapsa da pek başarılı olamadı. Halktan gelen talepler karşısında çeşitli reform girişimleri olsa da yöneticiler güçlerini paylaşmak istemediler.

Bolşevik İhtilali Kapıda          

Rusya, Birinci Dünya Savaşı’na İngiltere ve Fransa’nın yanında Almanlara ve Osmanlı’ya karşı dahil oldu. Alman cephesinde ağır yenilgiler alan Ruslar, ekonomik açıdan da zor zamanlar yaşıyordu. Ülkede devrimci sesler yankılanıyor, halk ayaklanıyordu. Vladimir Lenin öncülüğündeki Bolşevikler 1917’de devrim yaparak Çar İkinci Nikolay’ı tahtından indirdi ve kurşuna dizerek öldürdüler.

Stalin ve Troçki Arasında Siyasi Mücadele

Sovyetlerin kurulmasının ardından ilk lider Lenin oldu. Lenin’in sağlık sorunları yaşamasının ardından olası liderler arasında güç mücadeleleri yaşandı. Liderlikte öne iki isim çıkıyordu. Bu isimler Jozef Stalin ve Lev Troçki’ydi. Stalin’in Komünist Parti’nin önde gelen isimlerini ikna etmesi sonucu Troçki tüm gücünü kaybetti ve sürgüne gönderildi. Kısa süre İstanbul’da Büyükada’da ikamet eden Troçki, Meksika’ya göçtü. 1940 yılında bir suikast sonucu öldürüldü.

Kruşçev Stalinizmi Tasfiye Etti

Jozef Stalin’in 1953’te ölümünün ardından Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği (SSCB) yönetimine Nikita Kruşçev geçti. Komünist Parti’nin 20. Kongresi’nde açıkça Stalin’i kınayarak onun döneminde uygulanan politikaları esnetti. Birlikte yaşamı destekleyen Kruşçev, sansürü de kısmen azaltarak ilk “çözülme” dönemini başlatmış oldu.

Yeniden Yapılanma ve Sovyetlerin Çöküşü

Leonid Brejnev tarafından 1979’da önerilen, meyvelerini 1989’da veren Perestroyka (Yeniden Yapılanma), Sovyetlerin son lideri Mihail Gorbaçov ile uygulandı. Sosyalizmin etkinliğini kaybetmesi, halkın derin fakirliğe sürüklenmesi açılım sürecini hızlandırdı. Yıl 1991’e geldiğinde SSCB dağıldı ve çok sayıda ülke bağımsızlığına kavuştu.

Rusya Federasyonu ve Putinli Yıllar

SSCB’nin yıkılması sonrasında Rusya Federasyonu kurularak ilk başkanı Boris Yeltsin oldu. Rüşvet, yolsuzluk, bürokraside yaşanan aksaklıklar Yeltsin’in işini zorlaştırıyordu. Ülke bir kurtarıcı arıyorken o sırada eski bir KGB Ajanı o dönemse St. Petersburg Belediye Başkanı olan Vladimir Putin ortaya çıktı. Putin kısa süre içinde merkeziyetçi yönetimi ele aldı, Batı yanlısı oligarklarla mücadele etti ve devletin kronik sorunlarını ortadan kaldırma yoluna gitti. Tartışmalı kararlara imza atan Putin 2008’de Gürcistan’a, 2014 yılında Kırım’a, 2022 yılında Ukrayna’ya saldırı emrini verdi.

Ukrayna saldırısında Wagner askerleri önemli ölçüde sahada yer aldı. Putin’in bir dönem en yakın isimlerinden olan Yevgeni Prigojin, savaş esnasında yönetimle anlaşmazlıklar yaşadı. Prigojin, orduyu ve Rusya Milli Savunma Bakanlığı’nı açıktan eleştirdiği videolar yayınladı. Şimdilere gelindiğinde ise ülkede büyük bir krizin yaşandığı görülüyor. Wagner kurucusu Yevgeni Prigojin, Rusya için yeni bir dönüm noktası olacak mı, bunu yaşananlar gösterecek.

Kaynak: Dünya Bülteni / Furkan Özkul

Abone Ol 

İlgili Yazılar

Abone Ol 
Back to top button
Close
Close