Avrupa güvenliğinde yeni üçlü: Almanya, Fransa, İngiltere ittifakı - M5 Dergi
Öne ÇıkanStrateji Analiz

Avrupa güvenliğinde yeni üçlü: Almanya, Fransa, İngiltere ittifakı

Abone Ol 

ABD Başkanı Donald Trump kıtadan çekilirken Avrupa’nın en güçlü ülkelerindeki mevkidaşları, ekonomik ve askeri güvenliğin garantörü Washington’un olmadığı bir gelecek için paralel diplomatik ve savunma kurumları inşa ediyor.

İngiltere, son iki haftada iki önemli ziyaretle dikkat çekti. Önce Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron arkasından da Almanya Şansölyesi Friedrich Merz, Londra’yı ziyaret etti. Bu peş peşe ziyaretlerin zamanlaması ve içeriğine baktığımızda artan küresel çalkantıların ortasında Birleşik Krallık, Fransa ve Almanya’yı içeren E3 olarak bilinen üçlü grubun sessiz ama önemli bazı canlanma işaretleri fark ediliyor.

Başlangıçta İran’ın nükleer programına odaklanan geçici bir koalisyon olarak kurulan E3, şimdi Avrupa güvenlik diplomasisinin temel bir direği olarak yeniden ortaya çıkıyor ve grup, Avrupa güvenliğinin kalbine geri dönüyor.

İngiltere Başbakanı Keir Starmer, Brexit’in ardından İngiltere ile Avrupa Birliği (AB) arasında koparılmış olan bağları istikrara kavuşturmaya çalışırken, aynı zamanda mevcut durumun şartlarını avantajına kullanmaya çalışıyor. Bu değişim İşçi Partisi hükümeti adına da yeni bir stratejik yöne işaret ediyor.

Birleşik Krallık ve Almanya arasında tarihi anlaşma

Berlin ve Londra daha önce herhangi bir dostluk anlaşmasına bağlı değildi. Bu iki güç, İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana en azından Brexit’e kadar diplomatik ve ticari ilişkilerinin genişleme ihtimaline rağmen, ikili bir anlaşma yapmaya ihtiyaç duymamıştı. Ancak bu ziyarette Starmer ile Merz, başkentin Kensington bölgesindeki ünlü Victoria ve Albert Müzesi’nde bir araya gelerek, iki ülke arasında 23 sayfalık Kensington Antlaşması’na imza attı.

Bu anlaşmanın iki temeli bulunuyor. Öncelikle metin, iki yılda bir düzenli zirveler gibi daha derin ikili koordinasyon içeren siyasi bir yapıya sahip, daha geniş kapsamlı bir dostluk anlaşması niteliğinde. Diğer yandan anlaşmada 6 temel işbirliği unsuru var. Bu unsurları jeopolitik konularda daha geniş diplomatik işbirliği; savunma ve güvenlik; iç güvenlik ve yasadışı göçle mücadelede koordinasyon; ekonomik bağlar, bilim ve araştırma işbirliği; halklar arası temasların geliştirilmesi ve enerji ve iklim politikalarında işbirliği şeklinde sıralayabiliriz. Anlaşmanın ağırlık merkezinin dış politika, güvenlik ve savunma politikası alanlarında işbirliği olduğu açık. Bu noktada Almanya ve İngiltere düzenli zirvelere ek olarak NATO, BM ve G7 gibi çok taraflı forumlarda yakın koordinasyon sağlamayı taahhüt ederken, olumlu bir AB-Birleşik Krallık ilişkisine verdikleri destek de vurgulanıyor.

Geçen yıl İngiltere-Almanya arasında imzalanan Trinity House Anlaşması hiç şüphesiz bu anlaşmaya varılması sürecindeki önemli gelişmelerden biri. Bu anlaşma, Londra’nın ortaya koyduğu AB dışında bir savunma işbirliği formülü arayışının son ve önemli bir adımı. Zira, Almanya ve Birleşik Krallık, kıtanın en çok savunma harcaması yapan iki ülkesi olarak öne çıkıyor. Bu noktada anlaşma derin hassas vuruş kabiliyeti, savunma ihracat koordinasyonu, NATO’nun doğu kanadında ve Kuzey Denizi’nde işbirliği gibi savunma sanayi projelerinde yapılandırılmış işbirliğinin yanı sıra, mevcut NATO taahhütlerine ek olarak ikili bir karşılıklı savunma maddesi de içeriyor. Kensington Anlaşması ise Rusya’nın saldırganlığının neden olduğu önceki savunma düzenlemelerini genişletiyor, açıklığa kavuşturuyor ve derinleştiriyor.

Fransa ve İngiltere arasında gelişen savunma işbirliği

Bu anlaşmadan bir hafta kadar önce Macron’un İngiltere ziyaretinde de doğrudan savunma işbirliği adımları atıldığı görüldü. 2010’da İngiltere henüz AB’den ayrılmamışken imzalanan Lancastar House Anlaşması ile dönemin tehditleri üzerine işbirliği öngörülmüştü. 10 Temmuz 2025’te imzalanan bu anlaşma ise iki devletin bugüne dair savunma şartları ve tehdit algılarını yeniden şekillendirdi.

İki ülkenin bağımsız nükleer caydırıcılıklarının koordinasyonunu taahhüt eden benzeri görülmemiş bir ortak nükleer bildiri içeren bu anlaşma, yalnızca Paris ve Londra arasında nükleer kuvvetlerinin operasyonel kullanımı konusunda koordinasyon sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda nükleer araştırma ve uzun menzilli silah sistemlerinin birlikte geliştirilmesinde ortak çabalar gerektiriyor. Özellikle bu anlaşmanın bir sonucu olarak, Storm Shadow/SCALP seyir füzesi daha güçlü hale gelecek ve üretim hatları modernize edilecek. Ek olarak, daha uzun menzilli yeni bir havadan havaya füzenin geliştirilmesiyle birlikte mühimmat opsiyonu genişletilmiş olacak.

Üç ülke aralarında birbirini tamamlayan anlaşmalar imzalamasa bile E3, çok taraflı anlaşmaların veya uluslar üstü kurumların aksine kasıtlı olarak esnek bir düzenleme olmaya devam ediyor. Aynı zamanda E3, Avrupa’nın en büyük üç askeri ve ekonomik gücü olan Birleşik Krallık, Fransa ve Almanya’nın Brüksel’in prosedürel yükleri olmadan dış politika, savunma ve göç konusunda hızlı bir şekilde koordine etmesine izin veriyor.

NATO şartlarının teyidine ihtiyaç

ABD Başkanı Donald Trump kıtadan çekilirken Avrupa’nın en güçlü ülkelerindeki mevkidaşları, ekonomik ve askeri güvenliğin birincil garantörü olarak Washington’un olmadığı bir gelecek için paralel diplomatik ve savunma kurumları inşa ediyor.

Birleşik Krallık kendisini yeni bir üçlü savunma düzenlemesinin merkezinde etkili bir şekilde konumlandırıyor. Bu konum, üç ülkenin de zaten benzer NATO taahhütlerine bağlı olmasına rağmen, Londra’ya ihtiyacı kabulle karşılıklı savunma taahhütlerini yeniden teyit etmesini, savunma işbirliğini geliştirmek için pratik adımların güncellenmesini ve açıklığa kavuşturulmasını sağlıyor.

Özellikle, Kensington Anlaşması’nın 3. maddesi, tarafların yakın müttefikler olarak askeri araçlar da dahil olmak üzere diğer tarafa karşı silahlı bir saldırı durumunda birbirlerine karşılıklı savunma ve yardım konusundaki derin bağlılıklarını yeniden teyit etmelerini öngörüyor. Bu çerçevede, NATO Şartı’nın 5. Maddesi varsa bu maddenin neden gerekli olduğu sorusu ortaya çıkıyor.

İkili bir anlaşma için alışılmadık bir şekilde, Birleşik Krallık, Almanya ve Fransa arasındaki üçlü işbirliğini yoğunlaştırma amacından açıkça bahsediyor. Böylece anlaşma, savunma odaklı Birleşik Krallık-Fransa Lancaster House Antlaşması ve daha kapsamlı Fransa-Almanya Elysee ve Aachen antlaşmaları da dahil olmak üzere, üç ülke arasındaki önceki ikili antlaşmalar üçgenini tamamlıyor. Son günlerde imzalanan anlaşmalarla birlikte üç büyük Avrupa gücü artık ikili anlaşmalarla birbirine bağlanmış durumda.

Bazen “üçgen ittifak” olarak da adlandırılan İngiltere, Fransa ve Almanya, NATO ve ABD’yi de içeren diğer organizasyonlar aracılığıyla zaten ortak. Üç Avrupa ülkesinin yetkilileri, inşa ettikleri kurumların bu ittifakların yerini almak değil, onları desteklemek için olduğunu söylemeye özen gösteriyor.

Ancak NATO, bazıları birbiriyle aynı fikirde olmayan 32 ülkeyi temsil eden geniş bir savunma bürokrasisi. Bu noktada Berlin, Londra ve Paris’teki yetkililer Merz’in Perşembe günü Avrupa ile ABD arasındaki ilişkilerde bir değişim olarak nitelendirdiği duruma yanıt vermek için daha küçük ve daha çevik bir grubun kurulmasını istiyor.

Kaynak: AA / Dr. Tolga Sakman

Abone Ol 

İlgili Yazılar

Abone Ol 
Back to top button
Close
Close