Kazmikaze Dronelar geleceğin savaşlarının anahtarı olabilir

Gelecekteki bir savaş alanında kimin başarılı olacağı, hangi tarafın kamikaze drone’ları daha iyi kullandığına göre belirlenebilir.

                                                                    National Interest’de yayımlanan yazı M5 tarafından çevrilmiştir.

İşte Hatırlamanız Gerekenler: Ne olursa olsun, çok yönlülükleri ve etkinlikleri göz önüne alındığında, 2020’lerde kamikaze drone’ların giderek daha fazla ordu tarafından kullanılması muhtemel.

Polonya’nın Warmate kamikaze drone’larındaki değiştirilebilir savaş başlıkları ve sürü kabiliyeti; ABD Donanması’nın LOCUST’u gibi yeniliklerle bu süreç hızlanıyor.

Ağustos 2018’de, kamikaze dronelar, Venezüella cumhurbaşkanı Nicolás Maduro’ya yönelik bir suikast girişiminde kullanıldığında tüm dünyada manşetlere girdi. Benzer kamikaze droneları DAEŞ tarafından Irak ve Suriye’de koalisyon ve rejim güçlerine saldırmak için kullanıldı. Bazı medya kuruluşları DAEŞ’in ‘intihar uçağı’nın kullanımına öncülük ettiğini öne sürse de, düzenli ordular yaklaşık otuz yıldır ‘intihar uçaklarını’ farklı bir adla kullanıyor: Kamikaze droneları.

Düzenli ordular tarafından sahaya sürülen kamikaze dronelar, DAEŞ tarafından kullanılan, modifiye edilmiş dronelardan önemli ölçüde daha gelişmiş olsa da, temelde aynılar. Uçan bir insansız hava aracının (UAV), üzerindeki patlayıcı bir savaş başlığı ile  hassas bir vuruş sağlamak için bir hedefe doğru uçması.

Birçok kesimin görüşüne göre, İsrail 1980’lerin sonlarında veya 1990’ların başlarında bir radarlara karşı bir çözüm olarak kamikaze droneların geliştirilmesine öncülük etti. İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF), İHA kullanımında öncü oldu; zayiatlarını ve risklerini düşürdü.

IDF, 1982 Lübnan Savaşı sırasındaki deneyiminin ardından İHA’ların radarlara karşı oynayabileceği roldeki potansiyelini fark etti. İsrail İHA’ları, Lübnan’ın Bekaa Vadisi’nde gerçekleştirdiği, Eczane Operasyonu adı verilen bir operasyonda, Suriye’deki çok sayıda Karadan Havaya Füze (SAM) sahasını yok etmek için keşif aracı ve tuzak olarak kullanıldı.

İsrailli tasarımcılar muhtemelen Eczane Operasyonu’ndan sonra kamikaze drone fikrini ciddiyetle oturup düşünmüşlerdir. Operasyon sırasında, İsrail saldırı gücü gibi görünen çok sayıda basit Delilah tuzak insansız hava aracı fırlatılmış ve Suriye radarları tuzaklara karşı devreye girdiğinde, İsrail karadan fırlatılmaya uyarlanmış çeşitli anti-radar füzeler ateşleyerek radarlara gerçek bir hava saldırısı başlatmıştı.

İlk kamikaze drone olan İsrail Havacılık ve Uzay Sanayii (IAI) üretimi ‘Harpy’, insansız hava aracını ve radar karşıtı füzeyi birleştirdi. Harpy fırlatılacak ve arama moduna geçerek bir radarın etkinleşmesini bekleyecekti. Bir radar etkinleştirilirse, Harpy, üzerindeki patlayıcı savaş başlığını kullanarak radarı yok ederdi. Harpy, fırlatıldıktan sonra altı saate kadar savaş alanında havada kalabiliyordu.

Harpy 1990’da halka açıklandı. Türkiye ve Hindistan, Harpy’yi aynı yıllar içinde satın aldı.

IAI ayrıca 1999’da Raytheon ile birlikte CUTLASS adlı başka bir kamikaze drone geliştirdi. Bu droneların geliştirilmesi 2000’li yıllar boyunca devam etti, ancak dronelar büyük ölçüde halka sunulmaya hazır değildi. Delilah tuzak insansız hava aracı da bu süre zarfında, Harpy’den gelen teknolojiyi ve gerçek bir savaş başlığını içeren kamikaze droneu haline getirildi.

Bununla birlikte, kamikaze drone fırtınası, sensör teknolojisi geliştikçe ve dronlar küçüldükçe, aslında 2010’larda gerçekten başlayabildi. Gelişmiş kamera teknolojisi, kamikaze droneların yalnızca radarları değil, savaş alanında görünen her şeyi görebileceği ve hedefleyebileceği anlamına geliyordu. Gelişmiş dronelar, sırtta taşınabilen,  tek asker tarafından taşınabilen ve fırlatılabilen bir noktaya gelecek kadar küçüldü.

Amerika Birleşik Devletleri, 2012 yılında AeroVironment Switchblade ile kendi minyatür kamikaze droneunu sahaya sürdü. Switchblade, Afganistan’da ABD Ordusu tarafından, “yüksek değere sahip hedefleri” vurmak için kullanıldı. Dayanıklılığı sınırlı olsa da, Switchblade, fırlatıldıktan sonra hedef hemen görünmezse, savaş alanında bekleyebiliyordu.

Bu rollerine bakıldığında, kamikaze droneların, güdümlü topçulara ve geleneksel insansız hava araçlarına daha keskin nişan alabilen bir alternatif sağladığı görülüyor. Kamikaze dronelar, insansız hava araçlarından ateşlenen özel füzelerden daha ucuzdur ve daha kısa tepki sürelerine sahiptir ve yerdeki her asker tarafından fırlatılabilir. Örneğin, lazer güdümlü bir top mermisi için yaşanabilecek onlarca metrelik sapmaya kıyasla, kamikaze dronelar en fazla birkaç metrelik sapmayla çok daha hassastırlar.

ABD’nin kamikaze drone tedariki 2018’de hızlandı ve Deniz Piyadeleri, 120 mm’lik havanlarını hassas ateş kabiliyetiyle değiştirmek için bir program başlattı. Özel Kuvvetler Komutanlığı, ayrıca ABD Özel Kuvvetleri tarafından kullanılan teknelere kamikaze drone eklemek istiyor.

Ama en çok savaş gören kamikaze dronelar, hala orijinal Harpy’nin versiyonlarıdır. IAI, 2000’li yıllar boyunca droneu geliştirmeye devam ederek, ona elektro-optik sensörler, daha fazla dayanıklılık ve revize edilmiş bir kanat tasarımı kazandırdı. Şimdi Harpy NG veya Harpy 2 olarak adlandırılan bu drone, 2010’larda Azerbaycan Silahlı Kuvvetlerine satıldı ve 2016’da Dağlık Karabağ bölgesindeki savaş sırasında kullandı.

Kamikaze dronelar, 2018 ve 2019’daki olaylar sırasında, IDF tarafından Suriye’deki Pantsir-S1 hava savunma bataryalarını yok etmek için kullanıldıklarında ise ilk rollerine geri döndüler. Bu saldırılarda kullanılan droneun, Harpy 2 mi,  SkyStriker mı yoksa Delilah mı olduğundan emin olamamakla birlikte,  kamikaze dronelar, asıl rollerinde etkili olmaya devam ediyor gibi görünüyor.

Ne olursa olsun, çok yönlülükleri ve etkinlikleri göz önüne alındığında, kamikaze droneların 2020’lerde giderek daha fazla ordu tarafından kullanılması bekleniyor. Gelecekteki bir savaş alanındaki başarı, hangi tarafın dolaşan mühimmatları en büyük etkiyle kullanabileceği tarafından belirlenebilir.

Kaynak:M5

Çeviri: Cengiz Büyükuncu