Japonya, İkinci Dünya Savaşı sonrası en yüksek savunma harcamasını gerçekleştirdi
Japonya, 2025 yılında savunma harcamalarında İkinci Dünya Savaşı sonrası en yüksek seviyeye ulaştı. Tokyo yönetimi, bölgedeki güvenlik ortamının “giderek daha ciddi bir hal aldığını” belirterek askeri kapasitesini hızla genişletiyor.
Rekor bütçe: 9,9 trilyon yen
Japonya Savunma Bakanlığı verilerine göre, ülkenin 2025 mali yılına ait temel savunma bütçesi 8,7 trilyon yen (yaklaşık 57 milyar dolar) olarak gerçekleşti. Bu rakam, beş yıl öncesine kıyasla yaklaşık %60’lık bir artışa denk geliyor. Sahil Güvenlik Komutanlığı ve ABD kuvvetlerinin yeniden konuşlanma giderleri de eklendiğinde toplam savunma harcaması 9,9 trilyon yene, yani GSYH’nin %1,8’ine ulaştı.
Yüzde 2 hedefi öne çekildi
Japonya’nın 2027 yılına kadar savunma harcamalarını GSYH’nin %2’sine çıkarma hedefi bulunuyordu. Ancak Başbakan Sanae Takaichi yönetimi altında bu hedefin daha erken gerçekleştirilmesi planlanıyor. Takaichi, yıl başında yaptığı açıklamada bu adımın “bölgesel belirsizliklerin arttığı bir dönemde Japonya’nın hazırlıklı olmasının zorunlu olduğunu” vurgulamıştı.
Çin ve Kuzey Kore tehdidi belirleyici
Savunma bütçesindeki artışın en önemli nedenleri arasında Çin’in askeri genişlemesi, Kuzey Kore’nin füze denemeleri ve ABD–Çin rekabetinin Hint-Pasifik bölgesinde derinleşmesi yer alıyor. Tokyo, bu gelişmeleri “daha güçlü ve kendi kendine yetebilen bir savunma sistemi kurmanın gerekçesi” olarak gösteriyor.
Yeni nesil savunma yatırımları
2025 bütçesi kapsamında; personel giderleri, üs modernizasyonları ve yeni nesil savaş uçağı projeleri, uzun menzilli füze sistemleri, siber ve uzay savunma kapasitesi geliştirme programları yer alıyor. Bu yatırımlar, 2022’de başlatılan “Savunma Gücü Oluşturma Programı”nın devamı niteliğinde.
Savaş sonrası dönemin sınırı aşıldı
Japonya, 1976’da dönemin Başbakanı Takeo Miki döneminde savunma harcamalarını GSYH’nin %1’iyle sınırlandırmıştı. Bu sınır, ülkenin pasifist dış politikasının sembolü haline gelmişti. 1980’lerde resmen kaldırılmasına rağmen, hükümetler uzun süre bu sınırı fiilen korudu. Ancak 2010’ların sonlarından itibaren artan güvenlik baskısı, Japonya’yı bu tarihi kısıtlamayı fiilen aşmaya yöneltti.
2025 itibarıyla Japonya, dünyada en fazla savunma harcaması yapan ülkeler arasında ilk sıralara yerleşti. Savunma Bakanlığı, genişleyen bütçenin “elektronik, insansız ve hipersonik tehditler gibi yeni savaş biçimlerine karşı caydırıcılığı korumak” için gerekli olduğunu belirtiyor.
ABD ittifakı güçleniyor
Hava, kara ve deniz kuvvetlerinin modernizasyon programları, ABD ve müttefiklerle müşterek harekât yeteneğini artırmayı hedefliyor. Bu çerçevede Japonya, otonom sistemler, füze savunması ve güvenli iletişim alanlarında sanayi iş birliklerine açık hale geldi.
Uzmanlara göre Japonya’nın hızlı silahlanma süreci, yalnızca bütçesel bir dönüşüm değil, aynı zamanda “pasifist doktrinden caydırıcılık temelli güvenlik stratejisine geçişin” göstergesi.
Tokyo, 2026 bütçesiyle birlikte bu eğilimi sürdürürse, Hint-Pasifik’in ön cephe güvenlik aktörlerinden biri haline gelmesi bekleniyor.
Kaynak: M5 / Defence Blog
