Hamas Roketlerinin Öğrettikleri: Satüre Saldırılar Ve Namlulu Hava Savunma Sistemleri
İsrail’in Mescid-i Aksa’ya yönelik saldırıları sonrası İsrail semalarında yoğun bir çekişme yaşanıyor.
Hamas/İzzeddin el-Kassam Tugayları’nın fırlattığı roketler, İsrail’in Iron Dome hava savunma sistemleri tarafından engellenmeye çalışılıyor. Roketlerin yoğunluğu sebebiyle bazı roketler İsrail’in çeşitli noktalarına düşmüş vaziyette.
Roket ve havan gibi sistemleri engellemek başlı başına çok zorken satüre şekilde gelen saldırıları engelleyebilmek kat be kat zor. Roket ve havanları engellemek için C-RAM (Counter- Rocket, Artillery, Mortar/ Roket, Topçu, Havan) engelleme sistemleri kullanılıyor.
Roket ve havan gibi sistemler, düşük maliyetli olmaları ve bu sayede binlerce üretebilmeleri, onları atacak fırlatma sistemlerini de üretmenin ucuzluğu ve kolaylığı, çok düşük seviye eğitim sonrası kullanabilmeleri ve süratle yer değiştirebilmeleri sebebiyle pek çok unsur tarafından kullanılabiliyor ve kolay kolay tespit edilemiyor.
Fırlatıldıktan sonra da oldukça kısa sürede hedefe ulaşmaları sebebiyle engelleyecek hava savunma sistemleri çok kısa sürede hedeflerini tespit etmeli, tahmini düşme noktasında ikaz vermeli, eğer yerleşim yerine düşecek ise tehdidi havada etkisiz hale getirmeli. Ayrıca tespit edebiliyorsa fırlatma noktalarının koordinatlarını da taarruz unsurlarına bildirebilmeli.
Hamas’ın elindeki ana silah sisteminin roketler olması sebebiyle İsrail, bu konuda yoğun çalışmalar gerçekleştirdi ve Iron Dome hava savunma sistemini geliştirdi. Füzeli bir hava savunma sistemi olan Iron Dome yukarıdaki paragraflarda bahsettiğim unsurların hepsini karşılıyor. Lakin Iron Dome’ın özellikle satüre (yoğun) saldırılar karşısında bazı handikapları mevcut.
Birincisi satüre saldırılarda sistemlerdeki mevcut füze sayısı yetersiz kalıyor. Sistemdeki bir lançerde 20 füze mevcut. 20 füze, 20’de 20 roket engellese dahi 21. roket füze kalmadığı için hedef alınamıyor. İsrail’in elinde çok sayıda lançer olsa da Hamas’ın tek seferde yüzlerce/binlerce roket fırlatıldığını düşündüğümüzde sistem otomatik olarak yetersiz kalıyor.
İkincisi bir füzenin pek çok alt sistemden meydana gelmesi ve yeni füzelerin süratle yerine konulamaması. Burada maliyeti de eklemek gerekir zira bir roket veya havanın maliyeti ile bir Tamir füzesi arasında kıyaslanamayacak derece fiyat farkı mevcut.
Bu handikaplar sadece Iron Dome için değil tüm füzeli hava savunma sistemleri için geçerli ve hepsini satüre saldırılarda belli bir noktadan sonra çaresiz bırakan handikaplar.
Satüre saldırılara karşı koymada füzeli sistemler ile birlikte görev alacak, modern komuta kontrol/ radar ağına bağlı ve akıllı mühimmat atan namlulu sistemler çok daha efektif bir çözüm. Zira namlulu sistemler; füzeli sistemlerin yaşadığı mühimmat sıkıntısı, mühimmatın üretim zorluğu gibi sorunları yaşamıyor. Mermilerin üretim maliyetleri füzelere göre çok daha düşük, üretimleri çok daha kolay ve hızlı ve sistemler cephanelerinde çok daha fazla mühimmat taşıyabiliyorlar
Füze ve namlulu hava savunma sistemlerinin satüre saldırılara kıyasına örnek verirsek: Bir konvoyda hem K/M Otonom HİSAR-A+ hem de KORKUT olduğunu düşünelim HİSAR-A+’ da dört füze mevcut. KORKUT’da ise 400 adet ATOM mühimmatı. Konvoya beş tane kamikaze dron gelse HİSAR-A+ dördünü ıskalamadan vursa biri boşa çıkıp konvoyu vurabilir. KORKUT ise cephanesinin belki de dörtte birini dahi harcamadan tüm dronları vurur. HİSAR-A+’nın irtifa, menzil ve hedef tipleri KORKUT’dan farklı ve üstün olsa da lakin sayısal yetersizlik sistemi bir yerden sonra eksik bırakıyor. Hem K/M Otonom HİSAR-A+ hem de KORKUT takımı ile bir konvoy korunduğunda savunma yeteneği en üst noktalara çıkarılabiliyor.
Modern komuta kontrol / radar ağına bağlı ve akıllı mühimmat atan namlulu sistemler sadece roketler ve havanlar ile yapılan değil seyir füzesi ve kamikaze dronlar ile yapılacak satüre saldırılar içinde en etkili çözüm. Ülkemiz de hem roketli hem de seyir füzeli saldırlar ile karşılaştı/karşılaşabilir. Bu sebeple hem füzeli sistemlerle ile desteklenen namlulu C-RAM sistemlerini hem de namlulu ve füzeli hava savunma sistemlerini envantere almamız gerek.
Kaynak: M5
Hazırlayan: Abdullah Şentürk