Modern Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan bir asır sonra, Türk Donanması bir kez daha büyük bir güç olma sürecinde.
-Peter Suciu’nun National Interest’te yayımlanan makalesinin çevirisi M5 tarafından yapılmıştır.
Orta Çağ boyunca, daha önceden göçebe olan Türk insanı, hızla usta denizciler haline geldi ve Osmanlı Donanması, İstanbul’un ve Doğu Akdeniz’in fetihlerinde çok önemli bir güç olduğunu kanıtladı. Osmanlılar, daha sonra fetihlerini Karadeniz, Hint Okyanusu ve hatta Atlantik Okyanusu’na kadar genişletti.
17. ve 18. yüzyıllarda Osmanlı donanması durgunluk içindeyken, 1870’lerde (19. yüzyılda) Osmanlı donanmasının 21 savaş gemisi ve 173 başka türden gemisi vardı. İngiliz ve Fransız donanmalarından sonra dünyanın en büyük üçüncü donanması olarak dünya sıralamasında yer aldı. Bununla birlikte, bu muazzam güç, çökmekte olan Osmanlı ekonomisinin ayakta tutamayacağı kadar büyük de bir yüktü. Böylece Türk donanması tekrar düşüşe geçmişti.
Şimdi, Modern Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan bir asır sonra, Türk Donanması bir kez daha büyük bir güç olma sürecinde. Bu dönüşüm, özellikle Akdeniz’de dış ilişkilerde giderek daha agresif bir duruş geliştiren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın siyasi ve sosyal eğilimlerinde güçlü bir şekilde yankılanıyor. Erdoğan’ın hırslı politikalarının anahtarı, yakında denizde testlere başlayacak olan ülkenin ilk ‘SİHA gemisi’ olabilir.
İspanyol Navantia ile Türkiye’de Sedef Tersanesi’nde inşa edilen TCG Anadolu, geçtiğimiz ay denize indirildi. Gemi, Ege, Karadeniz ve Akdeniz’in yanı sıra Hint ve Atlantik Okyanuslarında konuşlandırılabilecek bir mini uçak gemisi olarak işlev görecek şekilde tasarlandı.
Türk Donanmasının gelecekteki amiral gemisi TCG Anadolu, kısa mesafeden kalkış ve dikey iniş yapan uçak ve helikopter gemisi olarak yapılandırılabilen çok amaçlı bir amfibi saldırı gemisi
Savaş gemisi İspanyol tasarımına sahip olmasına ve bir İspanyol firması ile ortaklaşa inşa edilmesine rağmen, geminin tüm sistemleri Türk merkezli firmalar olan Aselsan ve Havelsan tarafından satın alındı.
Havelsan, geminin bilgisayar ağının ve diğer sistemlerinin tasarımından sorumlu. TCG Anadolu’nun Türk yapımı GENESIS-ADVENT muharebe yönetim sistemine sahip olduğu ve uçak inişlerinin bir İtalyan Leonardo SPN-720 Hassas Yaklaşım Radarı tarafından desteklendiği öğrenildi.
Küçük Ama Yetenekli
TCG Anadolu, ABD Donanması’nın uçak gemilerinin boyutlarına kıyasla küçüktür. Türk savaş gemisi 232 metre uzunluğunda ve 32 metre genişliğinde. Ayrıca, amfibi çıkarma gemilerini içinde barındırmak için su basılabilen 1.400 metrekarelik bir havuz güvertesi ile donatıldı.
Başlangıçta, TCG Anadolu’nun Lockheed Martin F-35 Müşterek Taarruz Uçağı’nın kısa kalkış ve dikey iniş varyantı olan F-35B’yi kullanacağı öngörülmüştü. Ancak, Ankara, Rus S-400 “Triumf” hava savunma füze sistemini satın alması nedeniyle 2019 yılında F-35 programından çıkarıldı.
Türk Donanması şimdi yerli olarak inşa edilen Hürjet hafif eğitim-saldırı uçağını İstanbul’dan çalıştırmayı planlıyor. Hürjet’i bu kısa pistten fırlatmak için mancınık sistemi gerekebilirken, inen Hürjetleri yakalamak için bir de kanca sistemi kullanılması gerekecek.
Hafif uçak gemisine monte edilen silahlar arasında Phalanx 20mm yakın silah sistemleri (CIWS), Rolling Airframe Missile (RAM), Aselsan 25mm STOP uzak silah istasyonları ve bir Aselan Hızır torpido karşı önlem sistemi yer alıyor.
Asia Times’ın haberine göre, TCG Anadolu, aynı zamanda TUSAŞ tarafından geliştirilen yerli bir motora sahip olan TB-3, yani Bayraktar SİHA’larının deniz kuvvetleri versiyonunu da taşımak üzere tasarlandı. Halen geliştirilmekte olan yerli Bayraktar TB-3, basit makara sistemi ve kurtarma ağları kullanılarak, tıpkı TCG Anadolu gibi, LHD tipi gemilerden kalkış ve iniş yapabilecek şekilde tasarlandı.
TCG Anadolu’nun bu yıl içinde hizmete girmesi planlanıyor ve bu olay Türkiye’nin donanmasının yeniden canlanmasının sadece ilk sinyali olabilir.
Bir kardeş geminin inşa edilmesi, şu anda Türk Deniz Kuvvetleri’nin gelecek planlarının bir parçası. Sonuç olarak Ankara, Akdeniz’de bölgesel bir güç olmayı ve Avrupa, Asya ve Afrika arasında aynı zamanda bir deniz üssü olarak rol almayı hedefliyor.
Kaynak: M5
Çeviri: Cengiz Büyükuncu
