Dışişleri Bakanı Hakan Fidan: "Irak ile terör konusunda beraber hareket etmek için anlaştık" - M5 Dergi
GündemÖne Çıkan

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan: “Irak ile terör konusunda beraber hareket etmek için anlaştık”

Abone Ol 

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, “Iraklı mevkidaşlarımızdan bizimle hareket edeceklerine dair söz aldık” dedi.

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, “Geçtiğimiz günlerde Milli Savunma Bakanımız ve MİT Başkanımızla Bağdat’taydık. Hem kendi sınırlarımız içinde hem sınırlarımız dışında terörist unsurları temizleme irademizi Iraklı mevkidaşlarımızla paylaştık. Onlardan da bu konuda bizimle birlikte ortak hareket edeceklerine dair söz aldık” dedi.

İşte Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın açıklamalarından satır başları…

SAVUNMA SANAYİİ’NDE MİLLİLİK ORANINI YÜZDE 80’LERE TAŞIDIK

“Her zaman söylediğim bir hususu burada size ifade etmek isterim. Bu ülkenin kahramanları hep vardı. Bu topraklar askerinden öğretmenine, bilim insanlarından emekçisine, hayatın her alanında her dönem farklı kahramanlar çıkarmıştır. Bizler zor zamanlarda ortaya çıkan liderler sayesinde güçlüklerin geride bırakılmasına ve yeni dönemlere yelken açılmasına tarih boyunca defalarca şahitlik etmiş bir milletiz” diyerek sözlerini sürdüren Bakan Fidan, “Son 21 yılda Türkiye’mizin hangi noktadan nereye geldiğini, nasıl bir sıçrama kaydettiğini hepimiz gayet iyi biliyoruz. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan liderliğindeki güçlü Türkiye artık hakikaten sadece bölgesinde değil, uluslararası düzeyde de önemli bir aktöre dönüşmüştür. Bildiğiniz gibi 21 yıldır bildiğiniz veya bilmediğiz birçok cephede görev almış kardeşiniz olarak Cumhurbaşkanımızın devletimiz ve milletimiz için gece gündüz nasıl mücadele ettiğini, nasıl çalıştığını yakinen şahitlik etmiş biriyim. Türkiye’de siyaseti ve toplumsal hayatın her alanındaki vesait zincirlerinin kırılması Cumhurbaşkanımızın azmi ve kararlılığıyla mümkün olmuştur. Son 21 yılda terörle mücadelede ve milli güvenlik sistemimizde daha önce eşi benzeri görülmemiş başarılara imza attık. Türkiye her alanda sözcüğün tam anlamıyla çağ atladı. Savunma sanayiinde yüzde 20 olan yerlilik ve millilik oranını yüzde 80’lere taşıdık” ifadelerini kullandı.

SİSTEMİN ACİZLİĞİ GAZZE’DE TAMAMEN İFŞA OLMUŞTUR

Küresel savunma ürünleri ile ihracat endekslerinde rekor kıracak noktalara gelindiğinin altını çizen Fidan, “Milletimizin teveccühü ile hayata geçirdiğimiz politikalar, stratejiler vasıtasıyla her alanda çıtayı yükselterek ve refah seviyemizi arttırarak çok şükür yepyeni bir çığır açtık. Milletimiz refah ve huzur ve güvenliğini arttırırken gönül coğrafyamızdaki kardeşlerimizi de ihmal etmedik. Şükürler olsun ki icraatımızın ve çalışmalarımızın semerelerini de alıyoruz. Milli menfaatlerimizi korumak için gidişatı iyi ve doğru okumamız gerekiyor. Mevcut dünya düzeni küresel adaletsizlikle krizlerle, savaşlarla baş edemiyor. Kendini güncellemeyen mevcut sistem, yaşanan sorunların da kaynağı haline gelmiş durumdadır. Mevcut sistemin acizliği Gazze’de tamamen ifşa olmuştur. İsrail’in mezalimine seyirci kalan bu sistem Ukrayna’daki savaşı da engelleyemiyor. Tersine teşvik ediyor. Bu sistem bırakın adaleti tesis etmeyi, küresel düzeydeki eşitsizlikleri daha da derinleştiriyor. Hegemon güçler sadece emperyal gündemleriyle meşgul oluyorlar. Terör örgütlerini vekil örgütleri ve diğer yerel vesayet unsurlarının taşeron olarak kullanmaya devam ediyorlar. Ülkemiz üzerinde oynanmaya çalışan oyunların tümünü Cumhurbaşkanımızın liderliğinde hamdolsun boşa çıkardık. MİT’teki görevim sırasında arkadaşlarımızla geliştirdiğimiz kendi aramızda bir konsept vardı. Terörle mücadeleyle alakalı. Sadece karşımıza çıkan teröristle uğraşmayacağız peşine düştüğümüz teröristi yakalayıp gereğini yapacağız diye. Öyle de yaptık” dedi.

Dışişleri Bakanı Fidan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Dış politikamıza bunu uyguladığımız zaman sadece önümüze çıkan tehditlerle değil aynı zamanda ülkemiz için gerekli olan fırsatları, imkanları, milli menfaatleri dünyanın neresinde olursa olsun bulup elde edeceğiz. Sadece uluslararası sistemin önümüze çıkardığı engellerle vaktimizi harcamayacağız, mücadele ederken ülkemiz için, milletimiz için, bölgemiz için iyi olanında peşinden koşacağız. Fırsatların da peşinden koşacağız. İşte bu yüzden Türkiye artan imkan ve kabiliyetleriyle adalet ve vicdan temeliyle yeni bir dünya düzeni kurulması için öncü rol üstlenmiş durumdadır. Cumhurbaşkanımızın ‘Dünya 5’ten büyüktür’ söylemini dünyanın her köşesinde karşılık bulması asla boşuna değil.”

IRAKLI MEVKİDAŞLARIMIZDAN SÖZ ALDIK

Türkiye’nin artık oyun kuran değil, gerektiğinde oyun değiştiren bir ülke olduğunu sözlerine ekleyen Fidan, “Bunu terörle mücadele stratejimizde de görüyoruz. Hükümetimizde askerimizle, güvenlik güçlerimizle terörle mücadelede son 21 yılda kaydedilen mesafe apaçık ortadadır. Terör illetini sadece ülkemizden değil, sınır ötemizden de temizle çabalarımız tüm hızıyla devam ediyor. Geçtiğimiz günlerde Milli Savunma Bakanımız ve MİT Başkanımızla Bağdat’taydık. Hem kendi sınırlarımız içinde hem sınırlarımız dışında terörist unsurları temizleme irademizi Irak mevkidaşlarımızla paylaştık. Onlardan da bu konuda bizimle birlikte ortak hareket edeceklerine dair söz aldık. PKK’nın Irak’ın çıkarlarına aykırı hareket eden ve orada da müsaade edilmemesi gereken bir örgüt olduğunu ilk defa bu süreç sayesinde muhataplarımız kabul ettiler. Iraklı kardeşlerimizle iş birliğimiz ve koordinasyon toplantılarımız önümüzdeki süreçte de devam edecek. En başta söylediğim gibi oyun bozuculuk, liderlik ve duruş gerektiriyor. Cumhurbaşkanımızın stratejik vizyonu bu milletin zaten var olan kahramanlarını, evlatlarını büyük bir dava etrafında birleştirdi. Bursa Kayıboyu’na ev sahipliği yapmış, Osmanlı Devleti’ne de başkentlik yapmış bir şehir. Mudanyalı kardeşlerimiz kahraman liderlere, cengaverlere, vizyoner devlet adamlarına son derece aşinadır. Bunun en önemli işaretlerinden biri de son 21 yılda Cumhurbaşkanımıza ve belediye başkanlığı görevini yürüten diğer dava arkadaşlarımıza gösterilen sonsuz güvendir” şeklinde konuştu.

RUMELİ VE BALKAN TÜRKLERİ İLE İFTAR PROGRAMI

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Bursa’da Rumeli ve Balkan Türkleri ile iftar programında bir araya geldi. Programda konuşan Fidan, “Türkiye’yi hasım gibi görenlere şunu çok açık bir şekilde söylüyoruz. Sizin stratejik vizyonsuzluğunuzun vebalini bölge ülkeleri olarak artık biz çekmeyeceğiz” dedi.

Konuşmasına Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın selamlarını ileterek başlayan Bakan Fidan, “Biz Balkan Türklüğü, Balkan Müslümanlığı gibi dimdik ayakta, Türkiye var oldukça, sizler Balkanlar’ın, Rumeli’nin dört bir yanındaki kardeşlerimiz var oldukça hep birlikte dimdik ayakta kalacağız. Memleketimiz de, medeniyetimiz de dimdik ayakta kalacak. Cumhurbaşkanımızın liderliğinde yola çıkarken sınırlarımızın ötesindeki soydaşlarımıza ve din kardeşlerimize de destek olmayı temel öncelik olarak belirledik. Bu doğrultuda son 21 yılda yardım ve desteği konusundaki milli kapasitemizi her alanda güçlendirdik, yaygınlaştırdık ve kurumsallaştırdık. Bugün itibarıyla devletimiz gönül coğrafyamızdaki kardeşlerimiz neye ihtiyaç duyarsa, hemen gereğini yapabilecek duruma geldik. 21 yıldır tüm görevlerimde bu sürece katkı sunmaktan büyük bir onur duydum. Bugün şu anda bu salonda aramızda bulunan birçok arkadaşımızla bu uzun yolculuktan hep birlikte Balkan Türklerine hizmet etmenin derin mutluluğunu yaşadım. Şimdi ise bu misyona katkıyı Dışişleri Bakanı olarak da sürdürmekteyim. Görevler değişir ama tabii dava baki kalır. Hiç endişeniz olmasın. Balkanlar ve Rumeli her zaman önceliklerimiz arasında yer alacaklar. Devlet olarak bölgemize dair çalışmaları yürütürken sivil toplum kuruluşlarımızda el ele veriyoruz” dedi.

TEMEL ÖNCELİK OLARAK KABUL EDİYORUZ

Balkan ülkeleri ile temaslarında Türkiye’nin güvenilir bir ülke olarak görüldüğünü ifade eden Fidan, “Somut olarak baktığımızda Bosna Hersek’teki ayrılıkçı söylemler ve Kosova-Sırbistan gerginliği endişeleri arttırmakta. Bu zorlu dönemde aktif dış politika izlemek, soğukkanlı davranmak ve ayrım gözetmeden bütün kesimleri kucaklamak gerekiyor. Böyle bir diplomasi yürütebilen tek bir ülke, tek bir lider var, Türkiye ve Recep Tayyip Erdoğan. Balkanlar’da her ülkeyle kurduğumuz kanallarda her düzeydeki yoğun temas trafiğinde şunu görüyoruz; Türkiye güvenilen bir devlet. İstikrar, barış ve refah odağı olarak görülen bir devlet. Biz ilişkilerimizi karşılıklı güven temelinde yürütüyoruz. Her ülkeyle ikili iş birliğimizi en üst seviyelere çıkarmak için durmaksızın çaba harcıyoruz. Bugün bölge ülkelerinin birçoğuyla stratejik ortaklık tesis etmiş durumdayız. Güneydoğu Avrupa ülkeleri işbirliği süreci, Karadeniz Ekonomik İşbirliği Teşkilatı gibi kuruluşlar bu vizyonu birer parçası.

Bu çok taraflı girişimler çok kıymetli bir katkı sağladı; o da bölgesel sahiplenme kültürünün gelişmesi. Türkiye’nin yaklaşımının diğer aktörlerden farkı işte tam da burada. Biz Balkanların, Rumeli’nin bölge halklarının ortak çıkarlarının temel öncelik olarak kabul ediyoruz. Bölgemizde gerginlik istemiyoruz. Sorun gördüğümüzde hemen devreye girerek arabuluculuk yapıyoruz. Balkanların kalbinde yer alan Bosna Hersek bu bakımdan çok iyi bir örnektir. Bu ülkede istikrar, barış ve huzur tüm Balkanlar, tüm Avrupa için stratejik önem taşımakta. Bu nedenle ister ülke için olsun, ister ülke dışı olsun, tüm kesimlere Bosna-Hersek’in toprak bütünlüğünü hedef alan tek taraflı eylem ve söylemlerden kaçınma çağrısı yapıyoruz.

Sadece çağrı yapmakla kalmıyor bütün sahada aktif bir tutumla destekliyoruz. Kosova-Sırbistan gerginliğini yine büyük bir dikkatle takip ediyoruz. Her iki ülkenin de güvendiği bir devlet olarak, Belgrad-Priştine sürecine tam destek vermekteyiz. Büyük bir mutlulukla söylemek isterim ki ekim ayından bu yana üstlendiğimiz NATO Kosova Gücü Komutanlığımız sahada hemen çok büyük bir fark oluşturdu. Komutanlığımızın gerek Kosova gerek Sırbistan makamlarıyla tesis ettiği güven ilişkisi sayesinde huzur ve güvenlik çok şükür tesis edildi. Bu koşulların sürmesini ümit ediyoruz. Biz üzerimize düşen her katkıyı vermeye devam edeceğiz” dedi.

İŞ BİRLİĞİ İÇİNDE YÜRÜMEYE DEVAM EDECEĞİZ

Türkiye’nin Balkan ülkeleri ile işbirliğini istemeyenlere seslenen Fidan, “Barış ve güvenlik olmayınca ne büyük acılar yaşadığımızı en iyi bizler biliyoruz. Bunun için kendi söküğümüzü yine kendimiz dikiyoruz. Dışarıdan dikte edilen ve bu bölgenin gerçeklerine uygun olmayan politikaların sonuçları ortada. Bu politikalar sadece ve sadece çatışmalar ve krizler oluşturdu. Sanki daha dün tarifsiz acılar, katliamlar yaşanmamış gibi bugün hala aynı politikalarda diretenler var. Biz her kesimin güvenine sahip bir bölge ülkesi olarak bu yanlışları dile getirdik, getirmeye de devam ediyoruz. Biz doğruları söyledikçe doğru politikalar uyguladıkça bu defa Türkiye’yi bir rakip hatta hasım gibi görenler ortaya çıkıyor. Batı Balkanlar gibi tarihten kopup arazi kategoriler bu yüzden icat ediliyor. Böyle yöntemlerle Türkiye’yi Balkanlardan kopartabileceğini düşünenlere açık ve net bir mesajımız var. Bugün Balkanlar’da 30 önceki gibi acılar artık yaşanmıyorsa bu Türkiye sayesindedir. Cumhurbaşkanımızın liderliğinde güçlü Türkiye’nin bölgede izlediği barışçı ve yapıcı politikalar sayesindedir. Türkiye’yi hasım gibi görenlere şunu çok açık bir şekilde söylüyoruz, sizin stratejik vizyonsuzluğunuzun vebalini bölge ülkeleri olarak artık biz çekmeyeceğiz. Türkiye olarak dostlarımızla iş birliği içinde bildiğimiz yolda yürümeye devam edeceğiz, içiniz rahat olsun. Biz devlet olarak bütün alıp stratejimizi bu vizyonla oluşturuyoruz. Bu yolda sizlere de büyük sorumluluklar düşüyor. Sizler Balkanlar’dan ve Rumeli’den kopmadığınız sürece hiçbir güç Türkiye’yi Evlad-ı Fatihan’dan ve bölgedeki kardeşlerimizden asla kopartamayacaktır” şeklinde konuştu.

Kaynak: AA

Abone Ol 

İlgili Yazılar

Abone Ol 
Back to top button
Close
Close