National Interest Analiz: "Ankara'nın Savunma Sanayiindeki Başarıları AB'nin Askeri Sanayi Kompleksini ve Rusya'ya Karşı Duruşunu Yeniden Yapılandırabilir" - M5 Dergi
Öne ÇıkanStrateji Analiz

National Interest Analiz: “Ankara’nın Savunma Sanayiindeki Başarıları AB’nin Askeri Sanayi Kompleksini ve Rusya’ya Karşı Duruşunu Yeniden Yapılandırabilir”

Abone Ol 

“Ankara’nın savunma sanayiindeki gerçek başarıları, AB’nin askeri-sanayi kompleksini ve Moskova’ya karşı duruşunu yeniden yapılandırabilir.”

Amerikan National Interest’de yayımlanan analiz M5 tarafından çevrilmiştir.

“Bir NATO üyesi ve geleneksel Batılı müttefiki olarak Ankara’nın NATO 2030 Vizyonu çerçevesindeki yeri, Moskova’nın tarafını tutmaya ikna edilmediği takdirde, Avrupa’nın Rusya ile ilişkilerini yeniden dengelemesine büyük katkı sağlayabilir.

Helmut Kohl’dan sonra en uzun süredir Almanya’da başbakan olan ve Avrupa Birliği’nin fiili lideri olan Angela Merkel, Eylül 2021’de görevinden ayrılıyor. Bu siyasi değişim, mülteci krizlerinden iklim değişikliğine kadar pek çok küresel konuda etkisini gösterecek. Avrupa kıtası ve siyasetinin yirmi birinci yüzyılın kilit isimlerinden biri olan Merkel’in uluslararası sahnede yokluğu, tıpkı varlığı gibi yeni ittifaklar ve düşmanlıklar oluşturacaktır.

Merkel, Avrupa’nın komşuluğundaki iki güçlü adamla birlikte son yirmi yılın zorluklarını üstlendi: Rusya’dan Vladimir Putin ve Türkiye’den Recep Tayyip Erdoğan. 

AB, Rusya ve Türkiye arasındaki ilişkiler 2000’li yıllardan itibaren kıtanın siyasi ve sosyal atmosferini şekillendirmiştir. Rusya ve Türkiye 21. yüzyılın ilk on yılında rakip olarak kalırken, Orta Doğu ve Güney Kafkasya’da kırılgan bir askeri ve ekonomik ortaklık geliştirdiler. Yüzyıllardır Rus saldırganlığına karşı Batı’nın geleneksel bir müttefiki olan Türkiye’nin jeopolitik değişimi, AB’nin son krizlere karşı direncini etkilemiştir.

Birçok Avrupa başkenti, Rus savunma sistemlerini satın aldıktan veya NATO’dan uzaklaştıktan sonra Türkiye’nin siyasi emelleri konusunda tereddüt etti. Ancak Ankara’nın savunma sanayiindeki gerçek başarıları, AB’nin askeri-sanayi kompleksini ve Moskova’ya karşı duruşunu yeniden yapılandırabilir.

Türkiye’nin Libya, Dağlık Karabağ ve Suriye’deki askeri varlığı ve Ukrayna’ya devam eden askeri desteği, Merkel’den sonraki on yılda Avrupa savunmasını güçlendirebilir. Bir NATO üyesi ve geleneksel Batı müttefiki olarak Ankara’nın NATO 2030 Vizyonu çerçevesindeki yeri, Avrupa’nın Rusya ile ilişkilerini yeniden dengelemesine büyük katkı sağlayabilir. Ayrıca Ankara’nın Çekya, Macaristan, Letonya ve Polonya’ya yaptığı sözleşmeli satışlarla Avrupa askeri-sanayi kompleksinin gidişatını değiştireceği görülüyor. 

Baltık ülkelerinin yükselen bir ortağı olarak Türkiye, Doğu Avrupa’da kalan tek Rus müşteri devleti olan Belarus üzerindeki etkisini genişletmeyi planlıyor. Böylece Ankara, Moskova’nın rakibi ve Merkel’den sonra AB’nin önemli bir müttefiki olabilir.

Öte yandan Kremlin, Türkiye’nin komşu ülkelerdeki ve bağımlı ülkelerdeki hareketlerini izliyor. Artan Türk askeri etkisine meydan okuyan Rus askeri-sanayi kompleksinin bir parçası olan ZALA Aero Group, demolarında doğrudan Türk İnsansız Muharebe Hava Aracı (UCAV) TB2’yi hedef alıyor.

Moskova, önemi Avrupa ile Türkiye arasındaki zayıflayan bağlara bağlıyor. Doğu Akdeniz’e yoğun yatırım yapan Rusya, AB için birçok güvenlik riski oluşturuyor. Ankara ve Moskova, Macaristan ve Polonya gibi AB’nin Avrupa’ya kuşkuyla bakan hükümetleri üzerindeki etkilerini artırmaya çalışıyor. Eylül 2021’den önce bile Avrupa ve çevresi, Rusya ile Türkiye arasındaki büyük oyunun hedefi haline geldi.

Bununla birlikte, AB’nin ABD ve NATO liderliği ile insan hakları ve demokrasi konusundaki ortak kaygısı, Türkiye ile yakın bir ortaklığı önleyebilir. Mülteci krizinden karşılıklı içişlerine müdahale iddialarına kadar Avrupa-Türkiye ilişkilerinin aşılması gereken birçok sorunu var. 

Ankara ve Brüksel karşılıklı bir anlayış geliştirirse, ortaklıkları Avrupa-Rusya ilişkilerinin doğasını da yeniden şekillendirebilir. Aksi takdirde, Avrupa’nın doğu komşuluğunda Rus-Türk işbirliği, Merkel’in ayrılmasından sonra Birliğin birliğini ve gücünü tehdit edebilir…”

Kaynak: M5
Çeviri/Analiz: Adem KILIÇ

Abone Ol 

İlgili Yazılar

Abone Ol 
Back to top button
Close
Close