Soçi zirvesi öncesi Washington’dan gelen iki mesaj ne anlama geliyor? - M5 Dergi
GündemÖne Çıkan

Soçi zirvesi öncesi Washington’dan gelen iki mesaj ne anlama geliyor?

Abone Ol 

ABD, Soçi’den 24 saat önce Türkiye’yi yalnız bırakmayacağını sergileme ihtiyacı hissetti, bunda Türk-Amerikan ilişkisinin tarihin en zor sürecini yaşıyor olmasının etkisi büyük, ama ikinci mesaj Türkiye ve Rusya için rahatsız ediciydi…

M5 Genel Yayın Yönetmeni Ardan Zentürk tarafından kaleme alınmıştır.

Cumhurbaşkanı R.Tayyip Erdoğan’ın, New York’ta ve dönüşünde yaptığı açıklamalar, Türk-Amerikan ilişkisinin bir kez daha çok risklibir sürece gösterdiğini işaret etti…

Erdoğan, “Ne yazık ki işi başlamadık” diyerek, ABD Başkanı Joe Biden’ın Türkiye’ye dönük politikasından duyduğu rahatsızlığı dile getirdi. Kuşkusuz Erdoğan’ın rahatsız olduğu ana konu, Rusya ile, Dağlık Karabağ, Suriye ve Libya gibi aslında Batı güvenliğini de yakından ilgilendiren kritik konularda masaya oturacağı sırada en güçlü NATO müttefiki tarafından yalnız bırakılmış olmasıydı…

Erdoğan, Putin ile bir kriz bölgesinde başbaşa kalmanın getirdiği yüksek külfeti, 2020 Mart ayında Kremlin’de gerçekleşen 6 saatlik maraton görüşmelerden çok iyi biliyor. Ankara, NATO’nun ve haliyle ABD’nin, Suriye-Libya hattında kendisini yalnız bırakmasını da unutmuyor. Eğer Türkiye Libya’ya tam zamanında müdahale etmemiş olsaydı, bu ülkenin başkenti Trablus, tıpkı Şam gibi, doğrudan Kremlin kontrolüne girmiş bir Arap başkenti olarak adlandırılacaktı…

Erdoğan’ın açıklamalarına cevap, Soçi Zirvesi’ne 24 saat kala geldi ve Amerikan tarafı, Ekim ayında yapılacak G-20 zirvesi çerçevesinde Erdoğan-Biden ikilisinin görüşeceklerini duyurdu.

Bu, Ankara’ya “sakin ol”, Moskova’ya da “Arada zorlu ayrılıklar olsa da ana güvenlik stratejimizde değişiklik yok, Türkiye bizim NATO müttefikimiz” mesajı olarak değerlendirilebilir.

Erdoğan, Putin ile masaya, kendi güvenliği tehdit altına girdiğinde müttefiklerine sorunu aktarabilen bir NATO ülkesi lideri kimliğiyle oturacak.

  • İKİNCİ MESAJ, UZUN SOLUKLU MÜCADELE DEMEK…

Amerikan yönetimi, bu son dakika adımını atmadan önce, Soçi’nin iki liderine çok farklı bir zeminde mesaj da verdi.

Afganistan çekilmesi sonrasında Suriye’de doğan, “Amerika yakın gelecekte Suriye’den de çekilir, meydan Rusya, Türkiye ve İran’a kalır” beklentisini rafa kaldıran gelişme, bir ayrılıkçı elebaşının Washington ziyareti ile gerçekleşti.

Suriye Demokratik Konseyi Başkanı İlham Ahmed, Erdoğan New York’tayken, Washington’da özel olarak ağırlanıyor, ABD Dışişleri ve Savunma Bakanlığı’ndan muhataplarıyla Suriye’deki Amerikan askeri varlığının geleceğini değerlendiriyordu.

Ziyaretin sonunda yaptığı açıklama ise, şu anda Suriye’nin kuzeydoğusunda bulunan 900 Amerikan askerine yenilerinin katılacağı ve Amerika’nın Suriye’den çekilme gibi bir planının olmadığı yönündeydi. Bu açıklamayı, Suriye Demokratik Güçleri’nin başındaki Mazlum Abdi de doğruladı…

Bu Türkiye açısından Amerikan desteğinde bir terör devletinin yapılandırılmasının yaşanacağı göstermesi bakımından vahimdir.

Aynı zamanda, Rusya’nın, muhtemel Amerikan çekilmesi sürecinde Suriye’nin kuzeydoğusundaki PKK-PYD unsurlarını Beşar Esed ile masaya oturtma planına da darbe kimliği taşımaktadır.

Erdoğan-Putin ikilisi Suriye topraklarının üçte birinde yerleşmiş Amerikan gerçeği ile birlikte yaşayacaklarını bilerek buluşuyor, bu, ikilinin ortak kararlarını belirleyici kimlik taşımaktadır…

 

Abone Ol 

İlgili Yazılar

Abone Ol 
Back to top button
Close
Close