Savunma sanayiinde sert tartışma: Neler oluyor? - M5 Dergi
GündemÖne Çıkan

Savunma sanayiinde sert tartışma: Neler oluyor?

Abone Ol 

Savunma sanayiinin mühimmat alanındaki iddialı kuruluşu ASSAN ile ilgili iddialar, “endüstriyel casusluk” noktasına kadar tırmanmış durumda.

Türk milli/yerli savunma sanayinin mühimmat alanında iddialı kuruluşu ASSAN ile ilgili başlayan sektör içindeki tartışmalar, “endüstriyel casusluk” iddialarına kadar uzandı.

Tartışmalar temelde, 5 Mayıs 2025 itibarıyla ASSAN’ın “4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu” uyarınca kamu ihalelerinden iki yıl boyunca men edilmesiyle başladı. Kararın arkasında MKE’ye yönelik tedarik yükümlülüğünün yerine getirilememesi ve kurumun ciddi maddi zarara uğratılması olduğu iddia edildi.

İddialara göre; ASSAN Group Savunma, 2022 yılında MKE ile yaptığı bir anlaşma kapsamında Ukrayna-Rusya Savaşı öncesi MKE’ye patlayıcı madde tedarik etmeyi taahhüt etti. Verilen süre içerisinde yükümlülüğünü yerine getiremeyen şirket MKE’nin zaman kaybı ve maddi zarara uğramasına sebep oldu.

İDDİALAR YENİ BOYUTA TAŞINDI: KANUNA AYKIRI KADRO TRANSFERLERİ

ASSAN ile ilgili iddialar tedarik sıkıntıları ile kalmadı. Kanuna aykırı kadro transferleri yapıldığı da ileri sürüldü. Yeni iddialar, TÜBİTAK-SAGE’deki görevlerini çeşitli nedenlerle terk eden 18 uzman araştırmacı personelin ASSAN ve alt şirketi Astech Defence şirketinde işe başladıkları yönündeydi.

Savunma sektöründeki kaynaklar, söz konusu hassas personelin, (elektronik, roket, seyrüsefer, üretim ve patlayıcı uzmanları oldukları belirtiliyor) herhangi bir izin başvurusu yapılmadan transferinin yapıldığını, bir kamu kuruluşunun bu nedenle ciddi zarara uğradığını ve yapılan işlemin yasalara aykırı kimlik taşıdığını savundular.

İddialar ile ilgili ana yaklaşım şu hukuki zeminde şekillendi:

“2531 sayılı kanunun 2. maddesine göre birinci madde kapsamına giren yerlerdeki görevlerinden hangi sebeple olursa olsun ayrılanlar, ayrıldıkları tarihten önceki iki yıl içinde hizmetinde bulundukları daire, idare, kurum ve kuruluşlara karşı ayrıldıkları tarihten başlayarak üç yıl süreyle, o daire, idare, kurum ve kuruluştaki görev ve faaliyet alanlarıyla ilgili konularda doğrudan doğruya veya dolaylı olarak görev ve iş alamazlar, taahhüde giremezler, komisyonculuk ve temsilcilik yapamazlar.”

Savunma sanayine alanında faaliyet gösteren bazı yayın organlarında, TÜBİTAK-SAGE’den ayrılan uzman kadronun Astech Defence’e geçmesinden sonra TÜBİTAK-SAGE’nin yıllardır geliştirmeye çalıştığı akıllı SİHA mühimmatı ile lazer arayıcı başlıkların bir anda bu şirket tarafından yaşama geçirilmesine dikkat çekmesi tartışmaların daha da büyümesine neden oldu.

BİR BAŞKA TRANSFER TARTIŞMAYI TIRMANDIRDI

ASSAN çevresindeki tartışmalar sürerken, şirket, Makine Kimya Endüstrisi Yönetim Kurulu eski Başkanı İsmet Sayhan’ı da transfer etti. Sayhan’ın şirket avukatı olarak sözleşme imzaladığı açıklandı.

Kaynaklar, MKE’nin tüm ticari sırlarını bilen bir kişinin, avukat olarak ASSAN’a transferinin haksız rekabet hatta endüstriyel casusluk sonuçlarını doğurabileceği iddialarını bazı yayın kuruluşları üzerinden kamuoyu ile paylaştılar. MKE’nin Sayhan’ın ASSAN’da göreve başlamasını Baro’ya şikayet ettiği de ileri sürüldü.

Bazı yayın grupları, İsmet Sayhan’ın whatsapp grup yazışmalarından yola çıkarak Türk Silahlı Kuvvetleri’nin top mermisi tedarik planı ve gizli fiyat bilgilerinin sızdırılmış olduğunu da gündeme taşıdılar.

ASSAN’DAN İDDİALARA CEVAP

Kamuoyuna yansıyan iddialar ve tartışmalar ile ilgili bir süredir sessizliğini koruyan ASSAN, yaptığı açıklamayla şunları söyledi:

“Kamuoyunun ve Değerli İş Ortaklarımızın Dikkatine;

Bildiğiniz üzere Şirketimiz hakkında bir süredir karalama ve dezenformasyon kampanyası devam etmektedir. Basın-yayın yoluyla devam eden bu kampanyaya karşı cevaplarımız aşağıdaki gibidir.

1) KAMU İHALELERİNDEN MEN CEZASI

Şirketimiz hakkında 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu uyarınca belirli bir süreyle kamu ihalelerinden yasaklama kararı verildiği, Resmî Gazete’de yayımlanan ilanla kamuoyuna duyurulmuştur. Sürece ilişkin doğru bilgilendirme ihtiyacı doğduğu için bu açıklamayı yapma gereği duyulmuştur.

30.12.2022 tarihinde Şirketimiz ile Makine ve Kimya Endüstrisi A.Ş. (MKE A.Ş.) arasında TNT tedariğine yönelik bir sözleşme imzalanmıştır. İlgili ham maddenin Polonya devlet şirketinden tedarik edilerek teslim edileceği tarafımızca taahhüt edilmiştir. Ancak ilgili Polonya şirketi Ukrayna-Rusya savaşı sebebiyle Polonya Hükümeti’nin aldığı bağlayıcı kararlar gereği, teslimat yapamayacağını resmi yazışmalarla tarafımıza bildirmiştir. Bu durum 17.02.2023 tarihinde gecikmeksizin MKE A.Ş.’ye de resmi yazıyla aktarılmıştır. Dolayısıyla, şirketimizin herhangi bir taahhüdünü yerine getirmediği veya yükümlülüğünü ihlal ettiği iddiası tamamen gerçeğe aykırıdır.

İlaveten, söz konusu bu sözleşmenin yürürlüğe girmesi için sözleşmede öngörülen yürürlük şartlarının tamamı gerçekleşmemiş olup sözleşme yürürlüğe girmemiştir. Bu nedenle şirketimizin teslim yükümlülüğü de henüz doğmamıştır.

Şirketimiz, her ne kadar sözleşme yürürlüğe girmemişse de ortaya çıkan bu durumu derhal MKE’ye bildirmiştir. Tedariği planlanan ürünün sözleşmede menşei kabul edilen firmadan tedarik edilemediği, bu sebeple MKE’ye tesliminin mümkün olmadığı açıklanmıştır. Ancak buna rağmen Şirketimiz hakkında 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu uyarınca kamu ihalelerinden geçici men kararı verilmiştir.
Şirketimiz, söz konusu karara karşı gerekli tüm yargısal ve idari başvuruları başlatmış olup, sürecin her aşamasını en yüksek hassasiyetle takip etmektedir.

2) PERSONEL ve AR-GE TRANSFERİ İDDİALARI

Yine hukuken konuyla ilgisi bulunmayan bir kanun maddesi gündeme getirilerek, şirketimizin yasak bir eylemde bulunmuş gibi yanlış bir algı oluşturulmaya çalışılmaktadır. Malum olduğu üzere savunma sanayinde kamu kurumlarından ve diğer şirketlerden personel geçişi, sektörün olağan işleyişi ve serbest iş gücü dolaşımının doğal bir sonucudur. Şirketimiz, tüm istihdam süreçlerinde yürürlükteki mevzuata, rekabet hukukuna ve etik kurallara uymaktadır.

2531 sayılı Kamu Görevlerinden Ayrılanların Yapamayacakları İşler Hakkında Kanun, yalnızca kamu görevinden ayrılan kişilerin belli bir süre “ayrıldıkları kuruma karşı” iş ilişkisine girmesini yasaklamaktadır. Kanunda özel sektör firmalarına geçişe dair hiçbir yasak bulunmamaktadır. Bu nedenle, şirketimizin kamu kurumlarından personel istihdam etmesinin 2531 sayılı Kanun’a aykırılık teşkil etmesi hukuken mümkün değildir.

Sektörümüzün kıdemli firmalarıyla diğer firmalar arasında yapılan personel geçişi herkesin malumu olan bir konudur. Açık kaynak bilgileriyle yapılacak basit bir çalışma dahi başta TSK, MSB ve Vakıf Şirketlerimizden her seviye ve bölümden yönetici/çalışanın sektörümüzdeki diğer firmalara geçiş yaptığını gösterecektir. Kaldı ki bahsi geçen iddiaların aksine Şirketimize adı geçen kurumlardan geçen iş gücünün birçoğu emekli olmuş mavi yaka personelden oluşmaktadır.

Ülkemizin saygın ve köklü kurumlarından biri olan, aynı zamanda bir okul niteliğinde nitelikli personel yetiştiren TÜBİTAK-SAGE’den ayrılan çalışanların, bugün birçok Türk savunma sanayi şirketinde görev aldığı bilinen bir gerçektir. Burada esasen sorulması gereken soru şudur: Ülkemiz için stratejik öneme sahip bu değerli insan kaynağının beyin göçü yoluyla yurtdışına yönelmesi mi, yoksa ülkemizde kalarak milli savunma sanayimizin gelişimine katkı sağlaması mı daha elzem ve faydalıdır?

Bununla birlikte, kamu kurumlarında görev yapmış personelin şirketimiz bünyesinde istihdam edilmesinin, “kamuda yapılan AR-GE çalışmalarının haksız şekilde şirketimize kazanç sağladığı” yönündeki iddialarla ilişkilendirilmesi de tamamen asılsızdır. Şirketimizin AR-GE faaliyetleri kendi imkânları, kendi insan kaynağı ve kendi bütçesi ile yürütülmekte olup, her bir proje özgün süreçlerden, yüksek mühendislik kapasitesinden ve ciddi mali yatırımlardan oluşmaktadır.

3) İSMET SAYHAN İDDİALARI

İsmet Sayhan’ın Yönetim Kurulu Başkanı olduğu veya öncesindeki herhangi bir dönemde, Assan Group ile İsmet Sayhan’ın herhangi bir tanışıklığı veya iş ilişkisi olmamıştır. Av. İsmet Sayhan’dan şirketler hukuku alanında hukuki danışmanlık hizmeti almak için 19/03/2025 tarihinde anlaşma sağlanmıştır.

İlgili tarihte, ASSAN Group ile MKE veya MSB’ye karşı herhangi bir hukuki uyuşmazlık veya dava bulunmamaktadır. MSB tarafından, 15/05/2025 tarihinde verilen “İhalelere Katılmaktan Yasaklanma Kararı” bir idari işlem niteliğinde olup işlemin iptali için idari dava açılarak itiraz hakkımız kullanılmıştır. MSB’ye açılan dava, başka bir avukat tarafından açılmış olup iş bu davanın takibi İsmet Sayhan tarafından yapılmamıştır.

Yine MKE’ye açılan ticari dava da şirketimiz personeli olan avukat tarafından yürütülmekte olup İsmet Sayhan’a her iki dava için de verilmiş bir yetki söz konusu değildir. Halihazırda ASSAN Group ile İsmet Sayhan arasında herhangi bir vekillik ilişkisi bulunmamaktadır.

ASSAN Group olarak, milletimizin güvenliği ve ülkemizin geleceği için atılan her adımda yer almakta kararlıyız. Türkiye’nin milli menfaatlerini gözeten, yerli üretim kabiliyetlerini geliştiren ve uluslararası alanda rekabet gücünü artıran projelerimizle, ülkemizin gururu olmaya devam edeceğiz.”

TARTIŞMA BÜYÜYOR

MKE eski Yönetim Kurulu Başkanı İsmet Sayhan’ın geçtiğimiz günlerde silahlı suç örgütüne liderlik yapmak suçlamasıyla tutuklanan Selahattin Yılmaz’la birlikte çekilmiş fotoğraflarının basına servis edilmesiyle tartışma daha da büyüdü.

Abone Ol 

İlgili Yazılar

Abone Ol 
Back to top button
Close
Close