NASA araştırması: Mars'taki yaşamın sonunu ne getirdi? - M5 Dergi
Genel

NASA araştırması: Mars’taki yaşamın sonunu ne getirdi?

Abone Ol 

NASA’nın Mars aracı Curiosity, Kızıl Gezegen’in nasıl yaşanmaz hale geldiğine dair yeni kanıtlar sundu.

Bugün soğuk ve kurak bir ortam olan Mars, yaşamı barındırabilecek koşullardan epey uzak görünüyor. Fakat gittikçe artan sayıda keşif, gezegenin milyarlarca yıl önce canlılara ev sahipliği yaptığı teorisini güçlendiriyor.

Ağustos 2012’de Mars’taki Gale Krateri’ne inen Curiosity, 10 yılı aşkın süredir Dünya’nın komşusu hakkında çok kıymetli bilgiler edinmeye katkı sunuyor.

Keşif aracının son verileri, Kızıl Gezegen’in geçirdiği iklim değişikliği sonucu nasıl yaşanamaz bir duruma geldiği hakkında fikir veriyor.

NASA’dan araştırmacılar, Curiosity’nin aletleriyle Gale Krateri’ndeki karbon açısından zengin minerallerin, yani karbonatların, izotopik bileşimini ölçtü.

İzotoplar, bir elementin farklı kütlelerdeki hallerini ifade ediyor. Suyun buharlaşmasıyla karbon ve oksijenin hafif izotopları atmosfere kaçarken, ağır olanlar geride kalarak zaman zaman kayalara dönüşüyor.

Karbonatlar oluştukları ortamın koşulları hakkında bilgi verebildiğinden bilim insanları bu minerallerin izotoplarını yakından incelemeye çalışıyor. Karbonat kayalarında biriken karbon ve oksijen izotopları, Mars’ın geçmişine ışık tutmaya yardım ediyor.

Proceedings of the National Academy of Sciences adlı hakemli dergide 7 Ekim Pazartesi günü yayımlanan makalede ele alınan karbonat izotopları, Mars’ta suyun sadece kısa süreliğine var olduğuna işaret ediyor.

Daha önceki çalışmalarda Mars’ın 2 milyar yıl önce daha yoğun bir atmosferi olduğu ve bu sayede gezegende su olabileceği öne sürülmüştü.

Bulgular, Kızıl Gezegen’de bir zamanlar yaşam olma ihtimalini tamamen elemiyor ancak bu teoriye şüphe düşürüyor.

NASA’nın Goddard Uzay Uçuş Merkezi’nden Dr. David Burtt, başyazarı olduğu makale hakkında “Bu karbonatların izotop değerleri, aşırı miktarda buharlaşmaya işaret ediyor ve bu karbonatların, muhtemelen sıvı halde suya sadece geçici bir dönem boyunca zemin hazırlayabilecek bir iklimde oluştuğunu gösteriyor” diyerek ekliyor:

Örneklerimiz eskiden Mars yüzeyinde yaşamın (biyosferin) olduğu bir ortamla tutarlı değil. Ancak bu durum, bir yeraltı biyosferi veya bu karbonatlar oluşmadan önce başlayıp biten bir yüzey biyosferi olma ihtimalini ortadan kaldırmıyor.

Araştırmacılar karbonatları meydana getirmiş olabilecek iki süreç üzerinde duruyor. Bir ihtimal, Mars’ta nemli-kurak döngüler yaşanan bir iklim modeli. Bu seçenek, gezegende kısa süreler için yaşama ortam hazırlamış olabilir.

Diğer seçenek ise Gale Krateri’ndeki karbonatların, neredeyse dondurucu soğukta (kriyojenik) ve aşırı tuzlu bir ortamda oluştuğunu öne sürüyor.

Makalenin ortak yazarı Dr. Jennifer Stern bu senaryoları şöyle açıklıyor:

Nemli-kurak döngü, yaşama daha elverişli ve daha elverişsiz ortamlar arasındaki değişimi gösteriyor. Mars’ın orta enlemlerindeki kriyojenik sıcaklıklar ise suyun çoğunun buzda hapsolduğu, kimya veya biyolojik durumlara uygun olmadığı, son derece tuzlu ve yaşam açısından nahoş ve daha elverişsiz bir ortama işaret ediyor.

NASA bu iki senaryonun daha önce de ortaya atıldığını fakat ilk defa izotop verileriyle desteklendiğini ifade ediyor.

Araştırma ekibi, Mars’taki son derece yüksek karbon ve oksijen izotop değerlerinin, iklimde ciddi değişimlere işaret ettiğini düşünüyor.

Dr. Burtt, “Buharlaşma, Dünya’da kayda değer oksijen izotop değişikliklerine neden olabiliyor fakat bu çalışmada ölçülen değişiklikler bunlardan iki ila üç kat daha büyüktü” diyor.

Bilim insanları bu verilerin, Mars’ın çok büyük oranda su kaybettiği ve ağır izotopların karbonat kayaları halinde geride kaldığı anlamına geldiğini söylüyor.

İnsanlığın Mars’ta koloni kurma ihtimali gittikçe yaklaşırken yapılan yeni çalışma, Kızıl Gezegen’in geçmişini ve yaşamla ilişkisini anlamaya katkı sunuyor.

Kaynak: Independent, Study Finds, Debrief, NASA, Proceedings of the National Academy of Sciences

Abone Ol 

İlgili Yazılar

Abone Ol 
Back to top button
Close
Close