Dünya basını Vladimir Putin ve Joe Biden arasında 16 Haziran’da Cenevre’de gerçekleşecek görüşmelerin ardından Rus-Amerikan ilişkilerinin sıfırlanacağından şüphe ediyor.
Dünya medyasında (BCNews, The New York Times, Politico ve Reuters’da yayımlanan analizler M5 tarafından çevrilmiş ve derlenmiştir.
Putin ile Biden arasında 16 Haziran’da yapılacak görüşmenin nasıl gideceğine dair Batı medyasının tahminlerini M5 okuyucuları için derledik.
BBC News uzmanlarına göre, toplantı sırasında iki liderin karşı karşıya gelecekleri ve tartışacakları başlıklar olacak: Silahların kontrolü, iklim değişikliği, Ukrayna sınırlarına yakın Rus askerleri, siber saldırılar ve Alexei Navalny davası.
BBC News görüşme ile ilgili yaptığı analizde; “İki lider arasında daha iyi ilişkilerin yolunu açacak veya karşılıklı anlayışın ortaya çıkacağına dair hiç bir olumlu adım gelişme yok. Karşılıklı açıklamalarla dondurulmuş olan sorunlar bu görüşmeden sonra çok daha farklı boyutlara evrilecek.” ifadeleri kullanılıyor.
Aynı zamanda analize göre, ABD’deki Biden’a yakın birçok senatör Biden’ın bu toplantıyı yapmasını desteklemedi. Böyle bir görüşme teklifinin ABD tarafından gelmesini de “zayıflık” olarak nitelendirdiler. Senatörlere göre Rusya; ABD’yi masaya çekmeyi başararak zaten “kazanan” oldu.
BBC News uzmanları, Biden’in diplomatik arenada geniş deneyime sahip olduğunu ve diğer liderlerle yüz yüze görüşmeyi sevdiğini, ancak Cenevre zirvesinin siyasi kariyerinin en ciddi kişisel zorluklarından biri olacağını belirtiyor.
The New York Times ise görüşmenin, “Biden Moskova ile ilişkileri “sıfırlamaya” çalışmıyor, umulabilecek en iyi şeyin öngörülebilirlik ve istikrar olduğunu savunuyor.” ifadeleri ile özetliyor. Kendi kaynaklarına ve uzmanlarına atıfta bulunan New York Times, zirvede Amerikan gündeminin, Biden’ın bir telefon görüşmesi sırasında Rus mevkidaşına sorduğu soruların aynılarına odaklanacağını yazıyor. Biden özellikle hacker saldırıları ve Kırım meselesini gündeme getirecek.
Politico ise “Cenevre’deki zirveden ciddi bir anlaşma beklenmemelidir.” tespitini ortaya koyuyor. Gazeteye göre bu toplantı, iki dünya liderinin hoşnutsuzluklarını doğrudan ifade etmeleri ve gelecekte hangi temas noktalarına sahip olabileceklerini görmeleri için bir şans. Nükleer silahların kontrolü müzakereleri gündemin üst sıralarında yer alacak. Fakat Politico’nun kaynaklarına dayandırdığı analize göre de iki lider arasında konuşulacak başlıkların hiçbirisi sonuca kavuşturulamayacak.
Reuters zirveden beklentisini; “Zirve İstenen Resete Yol Açmaz.” şeklinde özetliyor. Reuters kaynaklarına göre bu zirvede gerçekleşecek müzakereler, her iki ülkenin ortak çıkarlarının olduğu alanlarda ilişkileri daha öngörülebilir hale getirme ve işbirliği yapma girişimi olarak tanımlansa da iki tarafın da geri adım atmayacağı ve ilişkilerin düzelmesi açısından taviz vermeyeceği konu başlıklarından oluşuyor. Bu nedenle olumlu bir sonuç vermesi beklenmiyor.
Eski Beyaz Saray Avrupa ve Rusya direktörü olan siyaset bilimci Fiona Hill, zirvenin amacının; ilişkileri kontrollü bir çatışmaya dönüştürmek olduğunu belirtiyor.
Fiona Hill; “Bu görüşmedeki amaç sadece çatışmadaki istikrar sağlamaktır. Bir iyileşme arzusu beklemek sadece hayalcilik olur.” ifadelerini kullanıyor.
Şüphesiz ki; zirvenin gerçek sonucunun ne olacağını tarafların birbirine vereceği tavizler belirleyecek. Fakat batı medyasında yayımlanan ve özetlediğimiz analizler doğrultusunda zirveden çıkacak sonuç iki tarafı da tatmin etmeyecek. Yine analizler doğrultusunda 16 Haziran’da masaya oturmadan önce taraflar arasında sert açıklamalar yaşanabilir. Zira özellikle ABD medyası, teklifin Biden tarafından gelmesinden kaynaklı Putin’in masaya daha güçlü oturduğu kanısında…”
Kaynak: M5
Çeviri/Analiz:Adem KILIÇ
