Almanya Başbakanı Olaf Scholz, Ukrayna Savaşı’nın başlamasının ardından Bundeswehr’in (Alman Silahlı Kuvvetleri) güçlendirilmesi için 100 milyar euroluk bir destek fonu oluşturulacağını duyurmuştu. Yıllarca süren yetersiz yatırımların ardından gelen bu adım, ordunun kapasite eksikliklerini gidermeyi amaçlıyordu. Ancak mevcut güvenlik koşulları göz önüne alındığında, Alman ordusunun hazırlık seviyesinin yetersiz olduğu belirtiliyor.
Geçtiğimiz ay Münih Güvenlik Konferansı öncesinde Reuters’a konuşan askeri ve siyasi yetkililer, Bundeswehr’in hazırlık seviyesinin 2022’ye kıyasla daha düşük olduğunu açıkladı. Bundeswehr Birliği Derneği Başkanı Albay André Wüstner, “Ukrayna Savaşı öncesinde sekiz tugayımızın hazırlık seviyesi yaklaşık %65’ti. Ukrayna’ya silah, mühimmat ve teçhizat gönderilmesi, ayrıca hızlandırılan askeri tatbikatlar, mevcut ekipman üzerinde olumsuz etkiler yarattı. Genel olarak kara kuvvetlerimizin hazırlık seviyesi şu anda %50 civarında” dedi.
Personel Açığı Büyüyor
11 Mart’ta yıllık raporunu sunan Bundeswehr Parlamento Komiseri Eva Högl, Alman ordusunun “tam operasyonel kapasiteye” ulaşmasının “kesinlikle gerekli” olduğunu vurguladı. Högl, “Bu, barış ve özgürlüğe yapılan bir yatırımdır” diyerek orduya daha fazla kaynak ayrılması çağrısında bulundu.
Ancak yalnızca finansman sağlamak yeterli değil. Högl’e göre, Bundeswehr’in modernize edilmesi, bürokratik süreçlerin hızlandırılması ve tedarik sisteminin daha esnek hale getirilmesi gerekiyor.
En büyük zorluklardan biri ise personel açığı. Bundeswehr’in 2025 yılına kadar 203 bin askere ulaşması hedeflenirken, bu rakam 2031 yılına ertelendi. 2024 itibarıyla ordu, sadece 181 bin 174 askere sahipken, bir önceki yıl bu sayı 181 bin 540’tı.
Yeni Alımlara Rağmen Yüksek Terk Oranı
Bundeswehr, 2023 yılında 20 bin 290 yeni asker alımıyla işe alım sürecini hızlandırmış olsa da, orduya katılanların önemli bir kısmı kısa sürede görevlerini bırakıyor. 2023 yılında orduya katılan 18 bin 810 askerden 5 bin 100’ü (%27), altı aylık deneme süresi içinde ordudan ayrıldı. Bunların 4 bin 900’ü kendi isteğiyle, 200’ü ise ordu tarafından görevden alındı.
Bu yüksek terk oranını “son derece problemli” olarak nitelendiren Högl, “Ordudan ayrılmaları azaltmak için çabalar artırılmalı ve yoğunlaştırılmalı” dedi. CDU/CSU ittifakı ise bu sorunun çözümü için zorunlu askerliğin geri getirilmesini öneriyor.
Kaynak: M5
