Trump, İsrail'i soykırımdan mahkemeye veren Güney Afrika'yı soykırımla suçladı - M5 Dergi
DünyaÖne Çıkan

Trump, İsrail’i soykırımdan mahkemeye veren Güney Afrika’yı soykırımla suçladı

Abone Ol 

ABD Başkanı Trump, Güney Afrika Cumhurbaşkanı Ramaphosa’yı Beyaz Saray’da ağırlarken ikili arasında “soykırım” tartışması yaşandı.

1 saatten uzun süren görüşmenin başında iki lider de ABD-Güney Afrika ilişkilerinin geliştirilmesi ve ticaretin artırılması gibi işbirliği alanlarına vurgu yaparken, daha sonra Trump’ın açıklamaları gündeme damgasını vurdu.

Donald Trump, Güney Afrika Devlet Başkanı Cyril Ramaphosa’ya, “apartheid’in tam tersi” altında beyaz insanlara karşı soykırım işlendiğini kanıtladığını iddia ettiği bir videoyu izleterek pusu kurdu. Yaşanılan, Gazze soykırımı nedeniyle İsrail’in Lahey’deki Yüksek Adalet Divanı’nda yargılanmasını sağlayan Güney Afrika Cumhuriyeti’nden, Siyonizm adına intikam almaktan ibaretti.

Beyazsaray Oval Ofis’te yaşanılanlar, Ukrayna lideri Volodimir Zelenski’ye karşı gerçekleştirilen aşağılayıcı gösterinin benzeriydi. Ancak daha önce iki ülke arasındaki ilişkiyi “yeniden ayarlamak” için Washington’a geldiğini söyleyen Ramaphosa, yemi yutmayı reddetti ve “bunun hakkında çok sakin bir şekilde konuşmalarını” önerdi, bütün kışkırtmalara karşın tartışmaya girmeyi red etti. Yaşanılanlar sırasında Güney Afrika doğumlu Elon Musk ile Zelenski tartışmasını tetiklemesiyle tanınan Başkan Yardımcısı JD Vance de Oval Ofis’teydi.

Trump, Güney Afrika’yı on yıllardır süren ırksal apartheid döneminde yöneten çoğunlukla Hollandalı sömürgecilerden gelen bir azınlık olan Afrikalıların zulüm gördüğünü uzun zamandır savunuyor. Güney Afrika bu iddiayı reddediyor. Ülkede cinayet oranları yüksek ve kurbanların ezici çoğunluğu siyahi.

Özel olarak sahte bilgili video hazırlatmış

Beyaz Saray’da golf hakkında şakalar da yapılan neşeli bir toplantı olarak başlayan buluşma, Ramaphosa’nın Trump’a Afrikalılara karşı soykırım yapılmadığını söylemesiyle aniden farklı bir boyuta geçti.

Trump, “Bununla ilgili binlerce hikaye konuşuyoruz” dedikten sonra ekibine “Işıkları kısın ve bunu açın” emrini verdi.

Videoda, eski Güney Afrika Devlet Başkanı Jacob Zuma ile muhalif siyasetçi Julius Malema’nın, “çiftçi” veya “Afrikaner” anlamına gelen ” Kill the Boer” adlı apartheid dönemi mücadele şarkısını söylediği ve taraftarların dans ettiği görüntüler yer aldı.

Ramaphosa, videoda dile getirilen görüşlerin hükümet politikası olmadığını belirterek sessiz ama kararlı bir şekilde karşı çıktı.

Trump’ın ayrıca binin üzerinde beyaz çiftçinin mezarlarını gösterdiğini iddia ettiği, beyaz haçlarla işaretlenmiş görüntüler de vardı. Çoğunlukla ifadesiz bir şekilde oturan ve ara sıra bakmak için boynunu uzatan Ramaphosa, daha önce böyle bir şey görmediğini ve konumun ne olduğunu öğrenmek istediğini söyledi.

Trump daha sonra Güney Afrika’daki cinayetlerle ilgili son birkaç güne ait olduğunu söylediği bir dizi gazete makalesi çıkardı. Bazı manşetleri okudu ve şöyle yorumladı: “Ölüm, ölüm, ölüm, korkunç ölüm.”

Ramaphosa, Güney Afrika’da suç olduğunu kabul etti ve kurbanların çoğunun siyahi olduğunu söyledi. Trump sözünü kesti ve şöyle dedi: “Çiftçiler siyah değil.”

“Beyaz Soykırımı” yalanı sürekli işleniyor

Beyaz soykırımı komplo teorisi uzun zamandır ırkçı aşırı sağın temel dayanağı olmuştur ve son yıllarda Musk ve sağcı medya kişiliği Tucker Carlson tarafından daha da yaygınlaştırılmıştır.

Trump, Zelenski olayında olduğu gibi yine televizyonda yayınlanan toplantıda bu temaya geri dönmeye devam etti. Şöyle dedi: “Şimdi şunu söyleyeceğim, apartheid: korkunç. En büyük tehdit buydu. Bu her zaman bildirildi. Bu, apartheidın tam tersidir.”

“Şu anda olanlar asla bildirilmiyor. Kimse bundan haberdar değil. Tek bildiğimiz, Güney Afrika’dan gelen beyaz çiftçilerle dolup taştığımız ve bunun büyük bir sorun olduğu.”

“Onlar beyaz çiftçiler ve Güney Afrika’dan kaçıyorlar ve bunu görmek çok üzücü. Ama bunun bir açıklamasını alabileceğimizi umuyorum çünkü bunu istemediğinizi biliyorum.”

Ancak Ramaphosa sakin bir tonla şöyle dedi: “Nelson Mandela bize, sorunlar olduğunda insanların masaya oturup bunlar hakkında konuşmaları gerektiğini öğretti. Ve tam da bu konuda konuşmak istiyoruz.”

Ülkeler arasındaki ilişkiler, 1994’te ırkçı beyaz azınlık rejiminin (apartheid) sona ermesinden bu yana en düşük seviyesinde. ABD, Güney Afrika’nın İsrail’i Gazze’de soykırım yapmakla suçladığı davayı uluslararası adalet divanında kınadı, yardımları kesti, %31’lik gümrük vergileri açıkladı ve Trump’ın “Amerika’yı Yeniden Büyük Yap (MAGA) hareketini eleştiren Güney Afrika büyükelçisini sınır dışı etti.

Ancak en büyük anlaşmazlık konusu, Ocak ayında imzalanan ve beyaz azınlık yönetiminin tarihi eşitsizliklerini gidermeyi amaçlayan Güney Afrika toprak kamulaştırma yasası oldu. Ramaphosa, yasanın beyazlara ait topraklara keyfi olarak el koymak için kullanılacağını reddederek, tüm Güney Afrikalıların anayasa tarafından korunduğunu ileri sürdü.

Bu süreçte Trump’ın şu görüşle ortaya çıktığı görüldü: “Onların toprak almalarına izin veriyorsunuz – ve sonra toprağı aldıklarında beyaz çiftçiyi öldürüyorlar ve beyaz çiftçiyi öldürdüklerinde onlara hiçbir şey olmuyor… İnsanların topraklarını ellerinden alıyorsunuz ve bu insanlar çoğu durumda idam ediliyor. İdam ediliyorlar ve tesadüfen beyaz oluyorlar.”

“Donald Trump’ın ırkçılığının sınırı yok…”

NAACP (Siyah İnsanların Gelişmesi İçin Ulusal Birlik) Başkanı Derrick Johnson toplantı hakkında şunları söyledi: “Donald Trump’ın insanları ırk temelinde bölmek için ne kadar ileri gideceğinin bir sınırı yok. Amerika Birleşik Devletleri Başkanı’nın — Oval Ofis’te — yalanları ve propagandayı teşvik ettiğini duymak açıkçası iğrenç. Utanç verici ve dehşet verici.”

Ramaphosa, Beyaz Saray’a, beyaz olan tarım bakanı John Steenhuisen, Güney Afrika’nın en iyi iki golfçüsü Ernie Els ve Retief Goosen ve ülkenin en zengin kişisi Johann Rupert ile birlikte golf tutkunu başkanı etkilemek için geldi.

Rupert, Güney Afrika’nın ülkedeki ölümleri durdurmak için teknolojik yardıma ihtiyacı olduğunu ve bunun sadece beyaz çiftçilerin değil, genel olarak olduğunu söyledi. “Çok fazla ölümümüz var… Sadece beyaz çiftçiler değil, genel olarak ve teknolojik yardıma ihtiyacımız var. Her küçük polis karakolunda Starlink’e ihtiyacımız var. İHA’lara ihtiyacımız var,” dedi.

Güney Afrika dünyanın en eşitsiz toplumlarından biridir. Beyaz insanlar ülke nüfusunun %7’sini oluşturur ancak Güney Afrika topraklarının en az yarısına sahiptirler. Ayrıca neredeyse her ölçüte göre ekonomik olarak daha iyi durumdadırlar.

Kameralardan uzakta, Trump ve Ramaphosa daha fazla görüşme yaptı ve Musk’ın da bulunduğu bir öğle yemeği yedi. Daha sonra, Washington’daki bir otelde düzenlenen basın toplantısında Ramaphosa, ziyaretin ticaret ve yatırım açısından başarılı olduğunu iddia etti ve Trump’ın apartheid dönemiyle karşılaştırmasını reddetti.

“Güney Afrika’da soykırım yok ve tabii ki mesele buna nasıl baktığınızla ilgili,” dedi. “Dedikleri gibi, bazen dağın şekli ona hangi noktadan veya yönden baktığınıza bağlıdır. Bu durumda, iddia edilen soykırımı, ülkemizde yaşanan baskı nedeniyle insanların öldürülmesi nedeniyle mücadelede yaşadıklarımızla eşitleyemeyiz.”

Ancak Ramaphosa, Trump’ın ikna edilmeye açık olduğunu öne sürerek muhabirlere şunları söyledi: “Sizden biri ona- ve Tanrıya şükür ki sizden biri sordu – soykırım olduğuna ikna olup olmadığını sorduğunda, hala ikna olmadığını söyledi. Videoyu ve tüm o basın kupürlerini uçurduğu kadar, sonunda kafasında tüm bunlar hakkında şüphe ve inançsızlık olduğuna inanıyorum.”

Kaynak: M5

Abone Ol 

İlgili Yazılar

Abone Ol 
Back to top button
Close
Close