İngiliz hükümetinin stratejik savunma incelemesini hazırlayan uzmanlardan Fiona Hill, İngiltere’nin Rusya ile fiilen savaş halinde olduğunu ve ABD’nin artık güvenilir bir müttefik olarak görülemeyeceğini söyledi. Hill, The Guardian gazetesine verdiği özel röportajda, İngiltere’nin giderek artan tehditler karşısında daha dirençli ve bütünleşik bir yapıya kavuşması gerektiğini vurguladı.
Daha önce ABD Başkanı Donald Trump döneminde Beyaz Saray’ın Rusya Başdanışmanlığı görevini yürüten Hill, “Şu an oldukça ciddi bir tehlikenin içindeyiz” diyerek, İngiltere’nin “bir yanda Putin’in Rusya’sı, diğer yanda ise Trump liderliğindeki öngörülemez ABD” arasında sıkıştığını belirtti.
“Rusya çoktan savaşı başlattı”
Fiona Hill, Rusya’nın sadece Ukrayna ile değil, tüm Avrupa’yla ve özellikle İngiltere ile uzun vadeli bir mücadele yürüttüğünü savunarak, “Zehirlemeler, suikastlar, sabotaj girişimleri, siber saldırılar ve etki operasyonlarıyla Birleşik Krallık sistematik biçimde hedef alınıyor” dedi. Rusya’nın Kuzey Denizi’ndeki boru hatlarına yönelik keşif faaliyetleri ve denizaltı kablolarına yönelik müdahale girişimleri, bu kapsamda değerlendiriliyor.
Hill, Putin’in Ukrayna’daki savaşı Batı ile yürüttüğü vekâlet savaşının bir parçası olarak gördüğünü, Çin, İran ve Kuzey Kore gibi ülkeleri de bu strateji doğrultusunda yanına çektiğini belirtti.
ABD’ye güven azalıyor
ABD’nin, özellikle Trump’ın yeniden güç kazanmasıyla birlikte, eskisi kadar güvenilir bir askeri müttefik olmaktan uzaklaştığını belirten Hill, “Soğuk Savaş sonrası dönemdeki o güvenli ittifak yapısı artık geçerli değil” dedi. İngiltere’nin bugün, “bir zamanların en büyük müttefiki olan ABD’yi yönetmekle meşgul” olduğunu savundu.
Trump’ın dış politikada kişisel çıkarlarına ve son konuştuğu kişilere göre karar verdiğini belirten Hill, Trump’ın İngiltere’ye karşı özel bir sempatisi olsa da, ABD iç politikasındaki popülist eğilimlerin İngiltere’ye sıçrama riski taşıdığına dikkat çekti.
Savunma sadece orduyla sınırlı değil
Hill’e göre modern savunma anlayışı, sadece ordu kapasitesiyle değil, toplumsal dayanıklılık ve ulusal bütünlükle de doğrudan ilişkili. “Artık sadece askeri kuvvetlerle değil, sosyal dirençle de ayakta kalabiliriz” diyen Hill, okullarda ilk yardım eğitimlerinin yaygınlaştırılmasını, gençlerin kadet programlarına teşvik edilmesini ve toplumla bağ kuracak yeni yöntemlerin geliştirilmesini önerdi.
Yine de, İngiltere ordusunun küçülmesine yönelik eleştirileri anlamlı bulmayan Hill, “Sayılar değil, etki önemlidir. Ukraynalılar donanmaları olmamasına rağmen Rus Karadeniz Filosu’nun üçte birini insansız hava araçlarıyla batırdı” örneğini verdi.
“Sorunları değil, çözümleri konuşalım”
Hill, göreve başlarken yakın bir aile dostunun “Bize sadece ne kadar kötü durumda olduğumuzu söyleme; ne yapabileceğimizi, nasıl düzeltebileceğimizi anlat” sözlerinden etkilendiğini belirterek, eleştiriyle değil çözümle ilerlenmesi gerektiğini vurguladı. Ona göre, İngiltere’nin karşı karşıya olduğu tehditlerin farkında olan kamuoyu artık somut adımlar bekliyor.
Kaynak: M5 / The Guardian